Emine Erdoğan, “Birleşmiş Milletler (BM) Sıfır Atık Yüksek Düzeyli Şahsiyetler Danışma Kurulu”nun üçüncü resmî toplantısına başkanlık etti.
Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’ndeki programda konuşan Emine Erdoğan, toplantının moderatörlüğünü üstlenen BM-Habitat İcra Direktörü Anaclaudia Rossbach’a teşekkür etti.
Toplantıların ilkini 1 Kasım 2023’te yaptıklarını anımsatan Emine Erdoğan, 5 Haziran’da ikincisi gerçekleştirilen toplantının herkes için yeni ufuklar açtığını ve oldukça verimli bir buluşma olduğunu kaydetti.
Emine Erdoğan, üyelere verdikleri ilham ve gösterdikleri gayret için teşekkür ederek, “Fikir teatilerimiz neticesinde, hepimiz notlarımızı aldık ve heybemiz dolu, yapılacak birçok proje tasarısıyla ayrıldık. Her birinizin değerli önerilerini not ettiğimizi, hızla hayata geçirilmesi için girişimlere başladığımızı ifade etmek isterim” diye konuştu.
Kaybedecek bir dakika bile olmadığını dile getiren Emine Erdoğan, “Son toplantımızdan yalnızca 54 gün sonra Dünya Limit Aşım Günü’ne ulaştı. Bu, doğanın bir yılda yenileyebileceği kaynakları 7 ayda tükettiğimiz anlamına geliyor. O tarihten bugüne, yaptığımız her tüketimle aslında gelecekten çaldığımızı gösteriyor. 2024 yılı, küresel ısınma sınırı olarak belirlenen 1,5 derecenin aşıldığı, kritik eşiğin geçildiği ilk yıl olarak tarihe geçti. İklim değişikliğine bağlı doğal felaketlerin sayısı rekor seviyeye ulaştı” ifadelerini kullandı.
“SIFIR ATIĞIN, BİR YAŞAM FELSEFESİ OLARAK BU GİDİŞATI TERSİNE ÇEVİREBİLECEK BİR YOL HARİTASI SUNDUĞUNU BİLİYORUZ”
Emine Erdoğan, şöyle devam etti: “İspanya’da tarihin en yıkıcı sel felaketi, Amerika’da yüksek can kaybına sebep olan Helen Kasırgası’nı gördük. Afrika’da yaşanan aşırı yağış ve kuraklık 7 milyon insanı doğrudan etkiledi. Bu yıl itibarıyla iklim değişikliğine bağlı afetler nedeniyle dünya genelinde 120 milyondan fazla insan yerinden edilmiş durumda. ‘Hiç kimseyi geride bırakmama’ sözüyle ortaya konan 2030 hedeflerine 5 yıl kaldı ve vadedilen noktadan maalesef hâlâ çok uzaktayız.”
Toplantı masası etrafında toplananların yaşanan felaketlerle üretim ve tüketim alışkanlıkları arasındaki doğrudan bağlantıyı gördüklerini belirten Emine Erdoğan, “Sıfır atığın, bir yaşam felsefesi olarak bu gidişatı tersine çevirebilecek bir yol haritası sunduğunu biliyoruz. Bu bilincin anlaşılması ve yaygınlaştırılması, kurulumuzun en öncelikli gündemi olmalıdır. 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü’nü bu açıdan değerlendirmeliyiz” dedi.
30 MART ULUSLARARASI SIFIR ATIK GÜNÜ KUTLAMA HAZIRLIKLARI
Emine Erdoğan, her sene dünya çapında yüzlerce etkinlikle kutlanan 30 Mart’ın gelecek yıl BM Genel Kurul Salonu’nda yüksek düzeyli etkinlikle kutlanmasını önemsediğini dile getirerek, “Sıfır Atık Vakfımız iş birliğinde, 30 Mart kutlama hazırlıkları için geniş katılımlı görev gücü de oluşturduk. Bu vesileyle daha önce de zikrettiğim Küresel Sıfır Atık Ödülleri’nin tanıtımını da gerçekleştirebiliriz. Yerel düzeyde keşfedilmeyi bekleyen sayısız cevher var. Cumhurbaşkanı eşi olarak dünyanın çok farklı yerlerini ziyaret etme imkânı buldum” açıklamalarında bulundu.
Bu ziyaretlerin bazen çevre dostu yaşam konusunda ilham verici keşiflere dönüştüğünü vurgulayan Emine Erdoğan, “G20 dolayısıyla gittiğimiz Japonya’da ziyaret ettiğim Kamikatsu Belediyesi böyle bir örnekti. 42 farklı geri dönüşüm kalemiyle atıklarının yüzde 80’inden fazlasını dönüştüren şehir, ender rastlanabilecek bir başarı hikâyesiydi. Kurulumuzca öne çıkarılan İspanya’daki plastiksiz ada örneği de aynı şekilde atıksız şehirleşmenin mümkün olduğunu gösteren bir emsal” şeklinde konuştu.
Emine Erdoğan, bunlar gibi nice başarı örneğinin, yol gösterdiği kadar tanık olanları harekete geçirecek bir ilhamı da içinde taşıdığını anlatarak, şu ifadeleri kullandı: “Buradaki esas mesele, farklı coğrafyalardaki çabaları bir araya getirecek ve iradeleri ortak vizyonda birleştirecek küresel liderlik ihtiyacıdır. Geniş kitleleri, çözüm yolunda ardında toplayacak liderlik rolünü kurulumuz üstlenmelidir. 2025 yılında bir diğer önemli buluşmayı, Sıfır Atık ve İklim Değişikliği Forumu’nu hayata geçirmeyi planlıyoruz. Sıfır Atık Forumu, Sıfır Atık Vakfımızın ev sahipliğinde, ülkeleri, sektörleri, ilgili kurum ve kuruluş temsilcilerini buluşturacak uluslararası büyük bir organizasyon olacak. Bütün bu programların, ‘Küresel Sıfır Atık Fonu’, ‘Sıfır Atık İyi Niyet Elçileri’ gibi önemli projelerimize dönük somut ve etkili adımların atılacağı buluşmalar olmasını diliyorum. Bunun şüphesiz bir örneği de geçtiğimiz ay Azerbaycan’da düzenlenen 29. KOP Zirvesi oldu. Sıfır atığın etkili şekilde çevre gündemine alındığı zirvedeki etkili liderliği için bir kez daha kardeş ülke Azerbaycan’ı tebrik ediyorum.”
Dünyanın büyük krizlerle sarsıldığına dikkati çeken Emine Erdoğan, bunlar karşısında büyük hayalleri ve yıkılmayan umutları olduğunu söyledi.
Emine Erdoğan, bu yola çıkarken kurdukları en büyük hayalin, daha adil ve daha yaşanabilir bir dünya olduğunu belirterek, “İklim krizinin derinleştirdiği mevcut eşitsizlikleri görmezden gelerek bu hayali gerçekleştiremeyiz. Sorunda payı olmadığı hâlde, sonuçlarından orantısız bir şekilde etkilenen ülkeleri desteklemek, gelişmiş ülkelerin ödemesi gereken bir borçtur. İhtiyaçları karşılamaktan uzak olan mevcut iklim finansman hedefinin bile zorlukla sağlanıyor olması, kabul edilemez bir durumdur. Üstelik iklim yardımında sınıfta kalan gelişmiş ülkelerin, yeri geldiğinde bütçelerinden milyarlarca doları başka ülkelerin savaş ve yıkım politikaları adına rahatlıkla harcayabildiğini görüyoruz” diye konuştu.
Finanse edilen bu yıkımların, çevrede kalıcı ve onarılması zor yeni tahribatlar yarattığının altını çizen Emine Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “İkinci Dünya Savaşı’nın doğada bıraktığı izlerin bir kısmı hâlâ silinememişken, bugün bir ülke, New York’un yarısı büyüklüğündeki sivil bir yerleşim alanına 3 atom bombasına denk patlayıcı bırakabiliyor. BM Çevre Programı’nın raporu, Gazze’deki yıkımda ortaya çıkan atıkların temizlenmesinin onlarca yıl alacağını söylüyor. Tahmini 39 milyon ton enkazdan bahsediyoruz; yarısının bile geri dönüştürülmesinin yaklaşık 45 yıl alacağı bir enkaz. Elimizdeki imkânlar, yıkımı artırmak yerine tahrip edilmiş dünyamızı onarmak ve sonraki nesiller için daha yaşanabilir kılmak amacıyla kullanılmalıdır.”
“DAHA ADİL BİR DÜNYA, ORTAK ÇABALARIMIZLA MÜMKÜN”
Emine Erdoğan, modern çağın sunduğu yeni teknolojilerin daha fazla tüketime ve açgözlülüğe değil, sürdürülebilir geleceğe hizmet etmesi gerektiğini dile getirerek, “Her şeye rağmen daha adil bir dünya mümkün. Daha adil bir dünya, ortak çabalarımızla mümkün. Bizler, bu hayalin ortaklarıyız” dedi.
Toplantıya, Sıfır Atık Danışma Kurulu Üyeleri; BM Avrupa, Orta Asya ve Amerika’dan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Miroslav Jenca, BM-Habitat İcra Direktörü Anaclaudia Rossbach, Surinam Devlet Başkanı’nın eşi Melissa Santokhi-Seenacherry, Sierra Leone Devlet Başkanı’nın eşi Fatima Maada Bio, José Manuel Moller, Prof. Dr. Muhammad Yunus, Carlos Silva Filho, Laura Reyes, Lara Van Druten, Prof. Dr. Saleem Ali, Hakima El Haite, Gino Van Begin, Vijay Jagannathan, Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Sıfır Atık Vakfı Başkanı Samed Ağırbaş katıldı.
Emine Erdoğan’ın açılış konuşmasının ardından toplantının gündemi, moderatör Rossbach tarafından katılımcılara aktarıldı.
Toplantıda, “2024 Yüksek Düzeyli Etkinliklerde Savunuculuk ve Stratejik Katılım, İleriye Bakış: 2025-2026 Çalışma Planının Geliştirilmesi” ve “2025-2026 Taslak Çalışma Planı” konuları ele alındı.
Sunum yapan katılımcılar, Emine Erdoğan’a misafirperverliği ve Sıfır Atık Projesi’ne olan adanmışlığı için teşekkür etti.
Hakima El Haite, sıfır atık uygulamalarının Afrika ülkelerinde de uygulanabilmesi için Emine Erdoğan’dan destek talebinde bulunurken, Carlos Silva Filho çalışmaları için Sıfır Atık Vakfına tebriklerini sundu.
Prof. Dr. Saleem Ali, gençler arasında sıfır atığın yaygınlaştırılabilmesi için adım atılması ve bu kapsamda çevresel okuryazarlık dersi verilmesi gerektiğini belirterek, Türkiye’nin bu konuda öncülük etmesi temennisinde bulundu.
Emine Erdoğan’ın kapanış konuşmasıyla sona eren toplantının ardından kurul aile fotoğrafı çektirdi.
TÜRKİYE İLE ENDONEZYA ARASINDA ATILAN İMZALARLA TÜRKİYE TARİHİNİN REKOR İHRACAT SÖZLEŞMESİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ. ANLAŞMA TUSAŞ TARAFINDAN MİLLÎ İMKANLARLA ÜRETİLEN 48 ADET MİLLÎ MUHARİP UÇAK KAAN’IN SATIŞINI KAPSIYOR.
Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), uluslararası alanda stratejik bir başarıya imza attı. Endonezya’da düzenlenen INDO Defence 2025 fuarında Türkiye tarafından millî imkanlarla tasarlanan, geliştirilen ve üretilen Millî Muharip Uçak KAAN’ın Endonezya’ya satışına yönelik anlaşma sağlandı. Anlaşma kapsamında, 48 adet KAAN 5. Nesil Savaş Uçağı Endonezya’ya teslim edilecek.
11 Haziran tarihinde Jakarta’da gerçekleştirilen imza törenine Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Endonezya Savunma Bakanı Sjafrie Sjamsoeddin, TUSAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan, Milli Savunma Bakan Yardımcısı ve TUSAŞ Yönetim Kurulu Başkanvekili Şuay Alpay ve TUSAŞ Genel Müdürü Dr. Mehmet Demiroğlu katıldı.
Atılan imzalar kapsamında 48 adetlik Millî Muharip Uçak KAAN’ın teslimatı 120 ay içerisinde gerçekleşecek. Teslim edilecek KAAN uçaklarında ise millî imkanlarla üretilecek motor yer alacak.
Bu anlaşma, sadece Millî Muharip Uçak KAAN’ın teslimatını değil; Endonezya’ya havacılık alanında teknoloji transferini de kapsayacak. Türkiye ve Endonezya gerçekleştireceği stratejik iş birliğiyle bilgi paylaşımını ve yerel kabiliyetlerin geliştirilmesini de hedefleyecek. Öte yandan anlaşmayla birlikte KAAN’ın üretiminde Endonezya’nın sahip olduğu yerel kabiliyetlerden yararlanılacak.
KAAN’ın Endonezya’ya satışına yönelik ilk duyuruyu Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan yaptı. Erdoğan, “Yerli ve millî savunma sanayimizin kaydettiği gelişimi ve ulaştığı noktayı gözler önüne seren bu anlaşmanın Türkiye ve Endonezya için hayırlı olmasını temenni ediyorum. Anlaşmanın huzurunda imzalandığı kıymetli mevkidaşım, Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto’ya selam ve teşekkürlerimi iletiyorum. Savunma Sanayii Başkanlığımız ve TUSAŞ başta olmak üzere KAAN’ın üretiminde ve Türkiye tarihinin bu rekor ihracat sözleşmesinin imzalanmasında emeği geçen tüm kuruluşlarımızı tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.
KAAN: Türkiye’nin 5. Nesil Savaş Uçağı
KAAN, Türk mühendisliğinin geldiği en üst noktayı temsil eden, 5. nesil çok rollü savaş uçağıdır. Yüksek manevra kabiliyeti, düşük radar görünürlüğü (stealth), yapay zekâ destekli aviyonikleri ve ağ destekli harp yetenekleriyle dikkat çekmektedir. Hava-hava ve hava-yer görevlerinde üstün başarı sağlaması hedeflenen KAAN, aynı zamanda Türkiye’nin savunma alanındaki tam bağımsızlık vizyonunun simgesidir. İlk uçuşunu 21 Şubat 2024 tarihinde başarıyla gerçekleştiren KAAN, bu tarihi adımıyla Türk havacılığı açısından yeni bir dönemi başlatmıştır. 6 Mayıs 2024’te ise KAAN gök vatan ile ikinci kez bir araya gelmiştir.
Millî Muharip Uçak KAAN projesinin ilerleyen aşamalarında ise uçağa millî motorun entegrasyonu ile KAAN’ın tamamen millî hâle getirilmesi ve ihracat potansiyelinin daha da arttırılması hedeflenmektedir.
Kestiğiniz kurbanların, ettiğiniz duaların, yaptığınız ibadetlerin Hak katında kabul, karin ve makbul olmasını Rabbimden niyaz ediyoruz Yüce Allah Milletimizi sağlık, huzur ve esenlik içinde idrak edeceğimiz selim bir kalple şuuruna ereceğimiz daha nice bayramlara eriştirsin, diyoruz
Sevdiklerinizle birlikte sağlıklı, mutlu ve bereketli bir bayram geçirmeniz dileğiyle. Bayramınız mübarek olsun!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Ekonomi, dış politika ve güvenlik alanında attığımız adımları ‘Terörsüz Türkiye’ sürecimizle daha muhkem bir zemine oturttuk. ‘Terörsüz Türkiye’ menziline suhuletle vardığımızda daha güçlü, çok daha müessir bir geleceği, öyle inanıyorum ki hep birlikte kucaklayacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kurban Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajında, tüm vatandaşların Kurban Bayramı’nı tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mesajında şunları kaydetti: “Müşerref olduğumuz Kurban Bayramınızı can-ı gönülden tebrik ediyorum. Bizleri bir bayrama daha kavuşturan Cenab-ı Allah’a sonsuz hamd olsun. Bu aziz ve mübarek günlerin ülkemiz, milletimiz, İslam âlemi ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
“BİRLİK RUHUMUZU TAZELEDİĞİMİZ BAYRAMLAR, AYNI ZAMANDA RIZAYI İLAHİYE AÇILAN BEREKET KAPILARIDIR”
Kestiğiniz kurbanların, ettiğiniz duaların, yaptığınız ibadetlerin Hak katında kabul, karin ve makbul olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. Yüce Allah bizleri sağlık, huzur ve esenlik içinde idrak edeceğimiz; selim bir kalple şuuruna ereceğimiz daha nice bayramlara eriştirsin, diyorum.
Birlik ve beraberlik ruhumuzu tazelediğimiz, dayanışma ve kardeşlik bağlarımızı güçlendirdiğimiz bayramlar, aynı zamanda rızayı ilahiye açılan birer bereket kapılarıdır. Millet olarak hep birlikte teneffüs ettiğimiz bayram iklimi, yardımlaşma ve muhabbet duygumuzun en üst düzeyde seyrettiği mümbit bir atmosferdir. 86 milyon vatandaşımızın her birinin bu atmosferi iyi değerlendireceğine; hayır ve hasenat faaliyetleriyle güzelleştireceğine yürekten inanıyorum.
Gazze’de ve işgal altındaki topraklarda destansı bir mücadele veren; İsrail’in bütün barbarlıkları karşısında vakur bir direniş sergileyen Filistinli kardeşlerimizi de ülkem ve milletim adına hürmetle selamlıyor, Kurban Bayramlarını yürekten tebrik ediyorum. Saldırılarda şehit düşen tüm Gazzeli kardeşlerimi rahmetle yâd ediyor; yaralılara acil şifalar diliyorum.
“GÖNÜL COĞRAFYAMIZIN FARKLI KÖŞELERİNDE SÜREGELEN İSTİKRARSIZLIKLARIN BİR AN ÖNCE SON BULMASINI TEMENNİ EDİYORUM”
Gazze, Sudan ve Somali başta olmak üzere, gönül coğrafyamızın farklı köşelerinde süregelen istikrarsızlıkların bir an önce son bulmasını temenni ediyorum.
Türkiye olarak gerek Filistin’deki soykırımın durdurulması gerekse Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın adil bir barışla neticelenmesi için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. 2 Haziran Pazartesi günü İstanbul’da yapılan toplantı, dördüncü yılına giren kuzeyimizdeki kanlı savaşın bitirilmesi yönünde tarihî bir adım olmuştur.
Komşumuz Suriye’de Yeni Yönetimin ülkenin millî birliği, toprak bütünlüğü ve sürdürülebilir kalkınması için verdiği mücadeleyi takdirle karşılıyoruz. Bölgedeki tüm kardeş ülkelerin de destekleriyle Suriye, inanıyoruz ki kalıcı huzura kavuşacak, eski ihtişamlı günlerine yeniden dönecektir.
Küresel piyasalardaki dalgalanmaların ülkemize etkisini asgariye indirecek ekonomi politikalarını kararlılıkla uyguluyoruz. Makroekonomik istikrar ve reform programının olumlu etkilerini enflasyon başta olmak üzere birçok alanda görüyoruz. Hayat pahalılığı başta olmak üzere, vatandaşlarımızın hayat standardını düşüren her türlü sorunla mücadelemiz sürüyor.
Aynı şekilde, Asrın Felaketinin açtığı yaraları süratle sarıyoruz. 201 bin konutumuzun anahtarını hak sahibi afetzedelerimize teslim ettik. 252 bin ilave yapı ile, inşallah yıl başına kadar toplam 453 bin konut ve iş yerinin anahtarlarını depremzede kardeşlerimize takdim edeceğiz.
“EKONOMİ, DIŞ POLİTİKA VE GÜVENLİK ALANINDA ATTIĞIMIZ ADIMLARI ‘TERÖRSÜZ TÜRKİYE’ SÜRECİMİZLE DAHA MUHKEM BİR ZEMİNE OTURTTUK”
Ekonomi, dış politika ve güvenlik alanında attığımız adımları ‘Terörsüz Türkiye’ sürecimizle daha muhkem bir zemine oturttuk. Örgütün kendini fesih ve silah bırakma kararı almasının ardından yeni bir aşamaya geçtik. Aziz milletimizin duası, siyaset kurumunun desteğiyle yakın bir zamanda yarım asırlık bir musibetten ülkemizi inşallah hep beraber kurtaracağız. Şu hususun altını da özellikle çizmek istiyorum: Şehitlerimizin ruhlarını muazzep edecek; şehit yakınlarımız ve gazilerimizi incitecek hiçbir girişime bugüne kadar müsaade etmedik; bundan sonra da asla müsaade etmeyiz. ‘Terörsüz Türkiye’ menziline suhuletle vardığımızda daha güçlü, çok daha müessir bir geleceği, öyle inanıyorum ki hep birlikte kucaklayacağız.
86 milyon olarak ebedi kardeşliğimizi ve iç cephemizi güçlendirdiğimiz bir dönemde, ana muhalefetin ‘kimseyle bayramlaşamayan parti’ hâline dönüşmesinden duyduğumuz üzüntüyü de ifade etmek isterim. Temennimiz; yanlışta ısrarın bir an önce son bulması ve Türkiye’nin tüm renklerinin özellikle bayramlarda bir araya gelmeyi başarabilmesidir. Çünkü ülkemizin dört bir yanını süsleyen billboardlarda dediğimiz gibi; ‘adımız kardeşlik, soyadımız Türkiye’dir.
“YOLA ÇIKACAK TÜM VATANDAŞLARIMIZDAN TRAFİK KURALLARINA TİTİZLİKLE UYMALARINI İSTİRHAM EDİYORUM”
Bu düşüncelerle, Kurban Bayramı’nın ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için bir kez daha hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Tüm vatandaşlarımın, gönül coğrafyamızda ve dünyanın farklı ülkelerindeki her bir kardeşimin bayramını tekrar tebrik ediyorum. Rabbim, hac farizasını yerine getirmek üzere kutsal topraklarda bulunan tüm kardeşlerimizin dua ve ibadetlerini kabul eylesin, diyorum.
Yola çıkacak tüm vatandaşlarımızdan trafik kurallarına titizlikle uymalarını özellikle istirham ediyorum. Sizleri bir kez daha saygıyla, sevgiyle selamlıyor; hepinize hayırlı bayramlar diliyorum. Kurban Bayramımız mübarek olsun. Kalın sağlıcakla…”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. www.kimlerburada.com Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. www.kimlerburada.com Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.