GÜNCEL
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Konser Salonu Açılış Töreni’ne katıldı
Haberler
2 sene önceon
By
Gul Alcansoy
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Konser Salonu Açılış Töreni’ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende yaptığı konuşmada açılış programına yurt dışından katılan sanatçılara “hoş geldiniz” diyerek teşekkür etti.
“ŞEHRİMİZİN SEMBOLLERİNDEN OLACAK MODERN BİR MİMARİ ESERİ ÜLKEMİZE KAZANDIRIYORUZ”
Geçen hafta hayatını kaybeden Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası emekli başkemancısı, Türk Keman Okulu’nun önde gelen temsilcilerinden Oktay Dalaysel’i saygıyla andığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda 30 yılı başkemancı olmak üzere 45 yıl boyunca görev yapan kıymetli sanatçının, verdiği dersler ve yetiştirdiği müzisyenlerle geride gerçekten müstesna bir miras bıraktığını söyledi.
Açılış programını koronavirüs tedbirleri sebebiyle kısıtlı bir katılımla gerçekleştirmek zorunda kaldıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgının tüm dünyada vahim boyutlara ulaştığı bu sıkıntılı dönemi, hep birlikte tedbirlere uyarak en kısa zamanda atlatmayı ümit ettiklerini kaydetti.
Siyasi çalışmalarını, görüşme, kabul ve programlarını salgın gerçeğine göre düzenlediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Konser salonumuzun açılışını, başkentimizin, ülkemizin kültür ve sanat hayatı için son derece önemli bir eser olduğu için ertelemek yerine hemen gerçekleştirmeyi istedik” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’na layık bir konser alanı ihtiyacının yıllardır gündemde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hemen yanımızdaki bina maalesef talebi karşılamaya yetmiyordu. Göreve geldiğimizde, yeni binayla ilgili yarım yamalak da olsa bazı fizibilite çalışmaları yapılmıştı. Bu çalışmaları yeniden ele alarak eksikliklerini giderdik, yüklenici firmadan kaynaklanan sorunları da aşarak projeye hız verdik. Uzun bir dönem sürüncemede kalan bu projeyi, bizzat takip ederek, hamdolsun tamamlamayı başardık. Bugün Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nı şanına yaraşır bir binaya kavuşturma yanında, şehrimizin sembollerinden olacak modern bir mimari eseri de ülkemize kazandırmış oluyoruz.”
“HER DİLDEN DÜNYANIN SESİ BURADA TOPLANACAK”
Dünyadaki emsalleriyle yarışacak şekilde inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası konser yerleşkesinin, yaklaşık 15,4 hektarlık alan üzerinde beş bloktan oluştuğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, inşaat büyüklüğü 62 bin 547 metrekareyi bulan bu projede, 2 bin 23 kişilik konser salonu, 500 kişilik mavi salon, 650 kişilik tarihî salon, sergi alanı, hediyelik eşya mağazası ve 10 bin kişilik açık hava konser alanı bulunduğunu anlattı.
Bunun yanında projenin restoranı, kafeteryası ve 800 araçlık kapalı otoparkıyla her ihtiyaca cevap verecek şekilde tasarlandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapının sadece mimari açıdan değil, teknik özellikleri itibarıyla da özel bir mekân olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, binada yer alan büyük ve küçük konser salonlarının, dünyaca ünlü akustik uzmanlarınca doğal akustik prensibine uygun şekilde inşa edildiğini belirterek, tüm bu imkânlardan, devlet opera, bale, müzik grupları yanında, özel sanat toplulukları ve kurumların da istifade edebileceğini sözlerine ekledi.
Salgın şartlarının hafiflemesiyle açılışı yapılan konser yerleşkesinin Ankara’nın ortasında sanatseverler için bir sanat ve müzik vahasına dönüşeceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Her dilden ve her telden dünyanın sesi burada toplanacak, içimizdeki tüm güzellikler notalara burada yansıyacaktır. Pisagor ve Farabi tertibinden ilhamlarla Mozart ile Bach’ın portelerinden tınılar, Şemsettin ile Meragi’den terennümlerle Şostakoviç ile Chopin’in bestelerinden ritimler burada buluşacaktır. Şehnaz besteler uvertürlere, Kar-ı Natıklar Andantelere burada yol gösterecektir. Bir kemanın içli sesinden yayılan ayrılık, bir bağlamanın en zarif perdesinde yankılanan hasret yine burada gönlümüze düşecektir. Bir Itri Nevakarıyla, bir Beethoven Konçertosu, bir Yunus ilahisine eşlik eden barış senfonisi olarak buradan dünyaya açılacaktır. İnşallah burası önümüzdeki dönemde ülkemizin kültür sanat zenginliğinin nişanelerinden biri olarak milletimize hizmet verecektir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konser salonunun Ankara’ya ve tüm sanatseverlere hayırlı olmasını dileyerek bu eseri şehre kazandıran Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve ekibi ile projede görev alanları tebrik etti.
“TARİHİMİZE BAKTIĞIMIZDA MUSİKİNİN KÜLTÜRÜMÜZDE ÇOK ÖNEMLİ YER TUTTUĞUNU GÖRÜYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Merhum Yahya Kemal’e göre, bizim devlet kurma ve askerlik dışında, dünya ortalamasının fevkinde olan üç büyük sanatımız vardır. Yahya Kemal bunları, mimari, musiki ve şiir olarak sıralıyor. Tarihimize baktığımızda mimari ve şiirle beraber musikinin de kültürümüzde çok önemli bir yer tuttuğunu görüyoruz. Türk müziği, Orta Asya, Eski Anadolu-Akdeniz-Ege, İslam, Osmanlı ve son olarak Batı olmak üzere beş damardan beslenerek bugüne ulaşmıştır. Türk Sanat Müziğine hayat veren perde ve makamlar, kökü binyıllara giden bu uzun serencamın yoldaki işaretleri mahiyetindedir” değerlendirmesinde bulundu.
Yahya Kemal’in Itri şiirini okuyan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her bir türkü ve şarkımız, Horasan erenlerinin hikmetini, Maveraünnehirin bereketini, Anadolu’nun irfanını bugüne taşıyan bir hazinedir. Türkü ve şarkılarımız, bizim bu topraklardaki varlığımızın seste, sözde, güftede ve şiirde vücut bulan abideleridir. Yürek tellerimizi titreten her bir eserde, insanımızın çığlığı, sevdası, hayalleri, sevip de kavuşamayanların hasreti vardır” diye konuştu.
Sanat müziğinden halk müziğine kadar tüm müzik dallarının, kültür deryasını zenginleştiren birer nehir olarak görülmesi gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk müzik tarihinde Itri’nin yeri neyse, Karacaoğlan’ın yeri de orasıdır. Dede Efendi ne kadar hürmete layıksa, Âşık Veysel de aynı derecede hürmete layıktır. Hafız Sadettin Kaynak’a nasıl minnettarsak, Bozkır’ın Tezenesi Neşet Ertaş Ustaya da aynı şekilde minnettarız. Müzik türlerimiz arasında olduğu gibi müzisyenlerimiz, bestekârlarımız, sanatçılarımız arasında da ayrım yapamayız” dedi.
Türkiye’de diğer pek çok hususta olduğu gibi müzik konusunda da bir dönem çok ciddi hatalar yapıldığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin üzerine karabasan gibi çöken jakoben zihniyetten, Türk müziğinin de payını aldığını söyledi.
“ÜLKEMİZİN KÜLTÜR VE SANAT HAYATINA DEĞER KATACAK HER TÜRLÜ ESERİ SAHİPLENMENİN ÇABASI İÇİNDE OLDUK”
Milletin değerlerini, milletin zevk ve kültürünü gerilik emaresi olarak gören bu anlayışın, sanat hayatının çölleşmesine sebep olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Öyle ki, bu ülkede müzik inkılabı adı altında, Türk halk ve sanat müziğinin ‘alaturka müzik’ denilerek yasaklandığı tuhaf dönemler yaşanmıştır. Devrin gazetelerini açıp baktığınızda ‘Alaturka musiki ilga edildi’ gibi birçok manşetle, haberle karşılaşmanız mümkündür. Halkı baskıyla, zorbalıkla dönüştürebileceklerini zannedenler, halkın müzik zevkini de yasaklarla değiştirebileceklerine inanmışlardır. Ne zaman ülkemiz bu kültür faşistlerinin tasallutundan kurtulmuş, işte o zaman Türk kültür ve sanat hayatı yeniden canlanmaya başlamıştır. Son 18 yılda kültür sanat dünyamızın zenginleşmesinin, daha renkli, daha özgün ve özgür bir karaktere bürünmesinin arkasında yatan sebep budur. Türkiye bizim dönemimizde sadece siyasette, ekonomide, savunmada değil kültür, sanat, müzik, edebiyatta da prangalarından kurtulmuştur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, insanlar arasında ayrımcılık yapmadıkları gibi müzik türleri ve müzisyenler arasında da hiçbir ayrıma gitmediklerini, şairleri, yazarları, sanatçıları arasında ayrım yapan, insanlarını dinledikleri müziklere, giydikleri kıyafetlere göre ayıran eski Türkiye manzarasına son verdiklerini söyledi.
Bu topraklara ait ne varsa, hiçbir komplekse kapılmadan, ülkenin bir kazanımı olarak hepsini kucaklamaya çalıştıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizin kültür ve sanat hayatına değer katacak, bu alanda çeşitliliği artıracak her türlü eseri sahiplenmenin çabası içinde olduk. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içinde, ülkemizin en modern opera binası olan Beştepe Kültür ve Kongre Merkezini hayata geçirdik. İstanbul’da, artık her tarafı lime lime dökülen Atatürk Kültür Merkezini yıkıp, İstanbul’umuza layık bir opera binası inşa ediyoruz. İnşaatını yakından takip ettiğimiz bu eseri de inşallah en kısa zamanda İstanbul’un ve hizmetine sunacağız” açıklamasında bulundu.
“SANATI VE SANATÇILARIMIZI DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Göreve geldiklerinde 42 olan ülkedeki kültür merkezi sayısını 116’ya çıkardıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, devlet tiyatrolarındaki sahne sayısını ise 23’den, 77’ye yükselttiklerini bildirdi.
Desteklenen özel tiyatro sayısını 59’dan 328’e, verilen destek miktarını da 850 bin liradan 12 milyon liraya çıkardıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 18 yılda 91 yurt içi, 78 yurt dışı kültür varlığı sergisi gerçekleştirdiklerini söyledi.
Özellikle salgın döneminde, sinemadan müziğe, tiyatrodan yayıncılara kadar hemen her sektöre ciddi destekler verdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Birileri istismar peşinde koşarken, biz KDV indirimi, destek paketi, kira stopajının yarıya düşürülmesi gibi somut adımlarla sanatçılarımıza sahip çıktık. Cumhurbaşkanlığı Himayesinde gerçekleştirilen Yeditepe Konserleri, koronavirüs nedeniyle çok zor günler geçiren sektöre can suyu olmuştur. İnşallah bundan sonra da sanatı ve sanatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken bir kez daha Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Konser Alanı’nın hayırlı olmasını diliyorum. Burada görev yapacak tüm sanatçılarımıza başarılar temenni ediyorum. Ülkemize hizmetini, kültürümüze, sanatımıza yaptığı katkılarla ifa eden siz dostlarımın her birine, milletim adına, şükranlarımı sunuyorum. Kültür ve Turizm Bakanımız ile ekibine, bu güzel eserin ülkemize kazandırılmasındaki katkıları için tekrar teşekkür ediyorum.”










SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
-
Emine Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katıldı
-
Techxtile Start-Up Challenge ödülleri sahiplerini buldu
-
TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.
-
2018 yılında bin 541 olan kadın çalışan sayısını 3 binin üzerine çıkarmayı başardık
-
SOCAR Türkiye, Karabağ Şehitleri Anısına ‘Azerbaycan Karabağ Hatıra Ormanı’ Kurdu.
-
ATO BAŞKANI BARAN ANTOD’UN TOPLANTISINA KATILDI
DÜNYA
Emine Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katıldı
Haberler
5 ay önceon
8 Kasım 2022



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından Anadolu Ajansının global iletişim ortaklığında düzenlenen “Kültürel Kodlar ve Kadın” temalı 5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katılarak bir konuşma yaptı.
Bahariye Mevlevihanesi’nde düzenlenen programda konuşan Emine Erdoğan, tüm katılımcıları selamlayarak, yurt dışından gelen yabancı konuklara da “Hoş geldiniz” dedi.
Zirve vesilesiyle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Emine Erdoğan, KADEM’in farklı temalarla her yıl düzenlediği zirvelerin, kadınlara dair evrensel meseleleri mercek altına aldığını, kördüğüm hâline gelmiş sorunların çözümlerine işaret ettiğini söyledi.
KADEM’in bugüne kadar yaptığı çalışmalarla, büyük bir ihtiyacı karşıladığına değinen Emine Erdoğan, derneğin kadın çalışmaları alanındaki tek sesliliğe, kendi medeniyet ve inanç dünyalarından yaklaşımlarla güçlü bir cevap verdiğini, kadınların, ailenin, toplumun yanında durduğunu dile getirdi. Tüm KADEM ailesine teşekkür eden Emine Erdoğan, derneğin başarılı çalışmalarının devamını diledi.
“KADINI HAKİKATİNDEN KOPARARAK YENİDEN ŞEKİLLENDİRMEYE ÇALIŞAN BİR GÜNDEMİN İÇİNDEYİZ”
Kadınların tarih boyunca hep tartışma konusu olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya, her dönemde kadınlara dair yeni kodlar, yeni söylemler ve yeni roller üretmiştir. Buna rağmen kadınla erkeğin birbirini tamamladığı, fıtratın adalet terazisi olduğu bir dünya hâlâ kurulamadı. Maalesef, kadını hakikatinden kopararak yeniden şekillendirmeye çalışan bir gündemin içindeyiz. Kadınlar, sınırları her gün genişleyen popüler kültürün tahakkümü altında büyük mağduriyetler yaşıyorlar. Çünkü kadınlara vadedilen tüm hak, özgürlük ve başarıların ön koşulu öz kimliklerinden vazgeçmeleri. Kadınlar ötekileştirilmemek, sosyal hayattan dışlanmamak ya da işini kaybetmemek için bu koşulu kabul etmek zorunda kalıyorlar. O nedenle küreselleşmenin ve popüler kültürün, gözlerimizin önünde inşa ettiği yeni kodları, kılı kırk yararak irdelemeliyiz. Mesela, iş, teknoloji ve sanat dünyasına ait kültür kodlarının, kadınlarla ilgili neler söylediğine kulak kabartmalıyız.”
Modern dünyanın aileye yönelik tasarımının deşifre edilmesi gerektiğini belirten Emine Erdoğan, son zamanlarda öne çıkarılan rol modellere bakıldığında kadının bir özne olarak ailenin dışında, konumlandırıldığının görüldüğünü vurguladı.
Kadının emeği ev içinde kaldıysa, emeğinin de kendinin de görünmediğini dile getiren Emine Erdoğan, şunları söyledi: “İş yerlerinde kadın başarılı sayılırken, evdeki kadın hakir görülen bir konumda kalıyor. Evi ve işi arasında savrulan kadınların, ‘eşitlik’ adı altında sarf ettikleri insanüstü efor ve yaşadıkları çelişkiler göz ardı ediliyor. Benzer olarak annelik, kadının kendini gerçekleştirmesinin önündeki bir bariyer olarak sunuluyor. Evdeki kadının nesil yetiştiren, aile hayatını organize eden, her dakikası üretim ve sorumluluk dolu yaşamına tepeden bakılıyor. İşte tüm bunlar kadınları dar kalıplara mahkûm etmektir. Hayatın zenginliklerini, terazisini ve sunduğu seçenekleri yok etmektir.”
“KADINLARIMIZIN MEDENİYETİMİZ İÇİNDEKİ GÜÇLÜ VARLIĞINI HATIRLATMAMIZ GEREKİYOR”
Gerçek eşitlik ve özgürlüğün, kadınların fıtri hasletlerini korumalarına imkân sağlayacak ekosistemi oluşturmakla başladığını ifade eden Emine Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kadınların hayatın tüm alanlarında, kendi tabiatlarıyla var olmalarını sağladığımızda adalet ve denge ekseninde bir dünya zaten oluşacaktır. Hükûmetimiz bu anlayışla kadınların çalışma, sosyal ve eğitim hayatlarına yönelik reform niteliğinde iyileştirmeler yaptı. Kamusal yasakların kaldırılması da kadın meselelerinin en başta bir insan hakları mücadelesi ölçeğinde ele alınmasıyla başarıldı. Bu tecrübe, insanlık adına büyük bir kazanım olduğu gibi, evrensel bir referans noktasıdır. O nedenle bu başarılar sadece bizim gündemimiz olmamalı. El birliğiyle kadınlar adına kazandığımız hakları ve kadını örseleyen sistemlere karşı dik duruşumuzu tüm dünyaya anlatabilmemiz lazım. Zira bugün özgürlüğü sadece kendi değerleriyle tanımlayan dünyanın en medeni sayılan ülkelerinde bile kadınlar, ideolojik kıyımların kurbanı olabiliyorlar. Kamusal yasaklarla, mahalle baskısıyla, yaşamları görünmez prangalar içinde geçiyor.”
Emine Erdoğan, “Şu bir gerçek ki ana akım söylemler artık geçerliliğini yitirmiştir. Çözüm ise kadınların, hakikatlerinden koparılmadan var olabilecekleri reçeteler üretebilmektir. Dinimizin, kadın ve erkek arasında gözettiği, hassas dengeyi unutmayalım. Bizim inancımızda kadın ve erkek bir bütünün iki yarısıdır. Farklı fıtratlar ve farklı kabiliyetlerle hayatta yer alır, iş birliği içinde var olurlar. Dinimiz, kadınların ve erkeklerin, insan onuruna yaraşır hayatlar yaşamasının yollarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu noktada bizim ödevimiz, bu prensipleri hayata aktarmaktır” dedi.
Dünyanın önemli bir dönemeçten geçtiğini vurgulayan Emine Erdoğan, ailenin DNA’sını bozmaya, kadını aileden koparmaya çalışanların çocuklar üzerinden çok çirkin hesaplar yaptığını dile getirdi.
Kadın hakları her konuşulduğunda cinsiyet kavramını belirsizleştiren küresel hareketin ortaya atıldığına dikkati çeken Emine Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bizler büyük bir dayanışma içinde, bu dayatmaları bertaraf edecek güçlü formüller üretmek zorundayız. En başta da kadınlarımızın kendi medeniyetimiz içindeki güçlü varlığını onlara hatırlatmamız gerekiyor. Cesareti, azmi, rikkati ve vakarıyla temayüz eden Anadolu kadını, zamanlar üstü bir rol modeldir. Topraklarımızdan geçen seyyahların tarihe bıraktığı kayıtlar, Anadolu kadınının yüzyıllar öncesinde dahi sergilediği liderliğin delilleridir. Hanım sultanların vakıf eserleri, medeniyetimizde kadınların topluma yön veren figürler olduğunu anlatır. Şifahaneler, imaretler, aşevleri, camiler ve külliyeler ile donattıkları şehirler kadının dönüştürücü gücünü gösterir. Anadolu medeniyetinde ve İslam medeniyetinde çok güçlü bir kadın tarihi var. Bu tarihin güncel söylemlerle gün yüzüne çıkarılmaması, gerçekten çok düşündürücü. Tarihimize ve medeniyetimize, mührünü vurmuş kadınların örnekliğini geleceğe aktaracak projelerin hayati olduğuna inanıyorum.”
Programa; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu, Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, Azerbaycan Aile, Kadın ve Çocuk Sorunları Devlet Komitesi Başkanı Bahar Muradova, Tanzanya Toplumsal Gelişim, Toplumsal Cinsiyet, Kadın ve Özel Gruplar Bakanı Onesphoro Gwajima, Libya Sosyal İşler Bakanı Wafaa Abu Bakhr Mohamed Al Kilani’nin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, akademisyenler ve KADEM temsilcileri katıldı.
GÜNCEL
Techxtile Start-Up Challenge ödülleri sahiplerini buldu
Haberler
1 sene önceon
12 Aralık 2021By
Gul Alcansoy




Bu yıl üçüncüsü düzenlenen TechXtile Start-Up Challenge, genç girişimcileri sektöre kazandırırken, Türkiye genelindeki sektör paydaşları ve ihracatçı birlik başkanlarını da bir araya getirerek, sektörün “güçbirliği” oluşturmasını sağladı.
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği ve Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdikleri girişimcilik programı Techxtile Start-Up Challenge, tekstil ve hazır giyim sektörünü buluşturan zirveye dönüştü. UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin ve UHKİB Başkanı Nüvit Gündemir’in ev sahipliğinde; TİM Başkanı İsmail Gülle ve BTSO Başkanı İbrahim Burkay’ın yanı sıra Türkiye genelindeki Tekstil ve Hazır Giyim İhracatçı Birliklerinin başkanlarının yer aldığı gecede dereceye girenler ödüllerine kavuştular.
İnovasyon Ligi’nin şampiyonu Sun Tekstil
Gecenin ilk ödül töreninde; 8 yıldır firmaların katılarak inovatif çalışmalarını sergilediği İnovasyon Ligi’nin kazananları ödüllerini aldılar. T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay’ın video konferans yoluyla bağlanarak girişimcilere başarılar dilediği ödül töreninde kazanan firmaların ödüllerini UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin ile Birlikte TİM Başkanı İsmail Gülle, BTSO Başkanı İbrahim Burkay, UHKİB Başkanı Nüvit Gündemir, İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe birlikte verdiler. Geceye katılan GAİB Başkanı Ahmet Fikret Kileci, İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, ATHİB Başkanı Fatih Doğan, AHKİB Başkanı Gürkan Tekin, DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, EHKİB Başkanı Recep Burak Sertbaş ve BEBKA Genel Sekreteri M. Zeki Durak, İnovasyon Ligi kazananları ile birlikte aile fotoğrafında yer aldılar.
İnovasyon Ligine katılan firmalar arasında Ar-Ge ve İnovasyona yaptıkları yatırımlar ve sektöre katkıları nedeniyle ilk 10 sırayı Almaxtex Yeşim Tekstil, Berteks Tekstil, Bossa, Elyaf Tekstil, FG Tekstil Konfeksiyon, Kipaş Mensucat, Polyteks Tekstil, Sun Tekstil, Tepar Tekstil ve Yünsa Yünlü Sanayi firmaları paylaşırken, En Sürdürülebilir Proje Ödülünü FG Tekstil, En İnovatif Projesi ile gecenin şampiyonluğunu ise Sun Tekstil kazandı. Gecede ayrıca Akbaşlar Tekstil, Bursalı Tekstil, Ebruzen Tekstil, Gamateks Tekstil, Işıksoy Tekstil, İskur Tekstil, Maritaş Denim, Ozanteks firmaları mansiyon ödülü aldılar.
On iki yıldır genç girişimcilerin kariyerlerine yön vermesine destek olduklarını belirten UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “Techxtile Start-Up Challenge, gelecek güzel günler için tohumları toprağa ektiğimiz bir platform. Toprağın veriminden hiç şüphemiz yok. Eğer hava şartları da uygun olur, üzerine bir de sulamasını iyi yaparsak bu tohumlardan nefis çiçekler açacağına yürekten inanıyorum” dedi. Törende konuşan BTSO Başkanı İbrahim Burkay, BEBKA bünyesinde oluşturulacak fon ile girişimcilere destek olacaklarını açıklarken, TİM Başkanı İsmail Gülle ise Girişimcilerin projelerini sanayiciler ile buluşturma ve ortak bulmaları açısından destek vereceklerini vurguladı.
Bahar Korçan adına özel ödül
Gecede yakın zamanda hayatını kaybeden Moda Tasarımcısı Bahar Korçan adına verilen “Sürdürülebilirlik Özel Ödülü’nü Greensus Projesi ile Emrah Özbakır kazanırken, bu yıl ikinci kez verilen Kadın Girişimci Özel Ödülünü kazanan Reyhan Miray Reyhan’a ise ödülünü UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin, TİM Kadın Konseyi Başkan Yardımcıları, Adalet İnanç, Jale Tunçel, Nilgün Özdemir, Sultan Tepe ve TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Bursa Şube Başkanı Sevgi Saygın birlikte verdiler.
Level-Up birincisi Bora Mert Tığlı ve ekibi
İki kategoride toplam 16 projenin yarıştığı finalde, girişimleri henüz fikir aşamasında olan projelerin yarıştığı Fikir Aşaması Girişimci Kategorisi’nin (Level-Up) birincisi On Of Out isimli projesiyle Bora Mert Tığlı ve ekibi oldu. Bu kategoride ikinciliği SES (Sustainable Energy Services) isimli proje ile Göksel Güler ve ekibi kazanırken, üçüncülüğü ise Robocam Textile projesiyle Doğa Nalcı ile Yama isimli projesiyle Mahmure Nur Bayram ve ekibi paylaştı.
Scale-Up Birincisine iki ödül birden
Girişimleri fikir aşamasını geçmiş, ticarileşme ve ölçeklenme potansiyeline sahip ürün veya hizmeti geliştirmiş girişimcilerin yarıştığı Hizmet Geliştirmiş Girişimci Kategorisi’nin (Scale- Up) galibi ise En Güzel Günüm Her Günüm isimli projesi ile Reyhan Miray Reyhan oldu. İş ve akademi dünyasının önemli isimlerinden oluşan jürinin değerlendirmesi sonucunda Yapay Zeka Tabanlı Desen ve Doku Yazılım Teknolojisi isimle proje ile Özgecan Üstgül ikinci sırada yer alırken, Virtual Try isimli projesi ile Melih Ünsal ve Nazife Nur Köksal üçüncülük ödülünü kazandı.

DÜNYA
TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.
Haberler
1 sene önceon
11 Aralık 2021By
Gul Alcansoy





















TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.Hediye edilen eserlerin arasında 3 dilde hazırlanan Abay, Üç Arıs, Oljas Süleymanov, Cengiz Aytmatov gibi prestij eserler de yer aldı.
Etkinliğe Kazakistan Yazarlar Birliği Başkanı Ulugbek Esdaulet, TÜRKSOY Kazakistan Ülke Temsilcisi Bakıtjan Omarov, Daire Başkanı Sancar Mülazımoğlu ve Kazakistan edebiyat camiasının temsilcileri katıldı.
Kazakistan Cumhuriyetinin bağımsızlığının 30. yılı anısına düzenlenen etkinlikte, TÜRKSOY tarafından hediye edilen eserler Kazakistan’ın Almatı şehrinde bulunan farklı kütüphanelere dağıtılacak.
Etkinliği takiben, Karabağ’ın düşman işgalinden kurtarılması mücadelesini dünya kamuoyuna çalışmalarıyla duyuran Kazakistan medyasının temsilcilerinden Nurgali Jusipbay ile Serik Maleyev’e TÜRKSOY Basın Ödülü takdim edildi. Medya çalışanlarına ödüllerini TÜRKSOY Kazakistan Ülke Temsilcisi Bakıtjan Omarov takdim etti.

DÜNYA


Emine Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından Anadolu Ajansının global iletişim ortaklığında düzenlenen “Kültürel...


Techxtile Start-Up Challenge ödülleri sahiplerini buldu
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen TechXtile Start-Up Challenge, genç girişimcileri sektöre kazandırırken, Türkiye genelindeki sektör paydaşları ve ihracatçı birlik başkanlarını da...


TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.
TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.Hediye edilen eserlerin arasında 3 dilde hazırlanan Abay, Üç...


2018 yılında bin 541 olan kadın çalışan sayısını 3 binin üzerine çıkarmayı başardık
OPET Yönetim Kurulu Üyesi Filiz Öztürk, “2018 yılında bin 541 olan kadın çalışan sayısını 3 binin üzerine çıkarmayı başardık. ”...


SOCAR Türkiye, Karabağ Şehitleri Anısına ‘Azerbaycan Karabağ Hatıra Ormanı’ Kurdu.
SOCAR Türkiye, 8 Kasım Karabağ Zaferi’ni ve şehitlerin hatırasını ölümsüzleştirmek üzere İzmir’in Aliağa ilçesinde ‘Azerbaycan Karabağ Hatıra Ormanı’ kurdu. 20...


ATO BAŞKANI BARAN ANTOD’UN TOPLANTISINA KATILDI
ATO’DAN SAĞLIK TURİZMİ İÇİN HİSER PROJESİ BARAN: “ANKARA SAĞLIK TURİZMİNDE DE BAŞKENT OLMAYA ADAY” 27 KASIM 2021-Ankara Ticaret Odası (ATO)...


CW Enerji’nin Geleneksel Bayi Buluşmasında Gövde Gösterisi
Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük güneş paneli üreticisi CW Enerji, Türkiye’nin dört bir yanında hizmet veren bayilerini ağırladı. Sektörün öncüsü...


Kazakistan Senfoni Orkestrası,CSO ADA Ankara’da konser verecek.
Kazakistan’ın bağımsızlığının 30. yıl dönümü dolayısıyla 27 Kasım Cumartesi günü saat 20.00’de CSO ADA Ankara’da Avrasya Senfoni Orkestrası konser verecek. ...


´33 Kadın Belgeseli´nde güçlü bir kadın Hüsniye MİRİOĞLU
Aralarında Hatay da İşletmeciliği yanında iyi bir Anne olması ile Hüsniye Mirioğlu’ un bulunduğu Hatay´ın girişimci güçlü kadınlarından oluşan ´33...


Rixos Premium Belek
Türkiye Antalya Turizm Otelleri Yazı Dizimiz Rixos Premium Belek, Akdeniz’in kıyısında, çam ve ceviz ağacı ormanlarının arasında yer alır. Belek’in...
EN ÇOK OKUNAN HABERLER
-
GÜNCEL2 sene önce
İyi ki varsın Mustafa ÇITAK
-
DÜNYA2 sene önce
Suna Kıraç’ın Vefatının Birinci Yıl Dönümünde Kızı İpek Kıraç’tan Yeni Bir Eğitim Yolculuğu: “Suna’nın Kızları”
-
DÜNYA3 sene önce
Ankara’da Moda ve İş Dünyası Buluştu.
-
DÜNYA3 sene önce
TÜRK KAZAK DÜNYASININ SEVİLEN SİMASI ;GÜL ALCANSOY
-
İŞ DÜNYASI3 sene önce
Sanat alanında , Türkiye ve Özbekistan arasında bir köprü Ataberk Otabek Ruzmatov
-
GÜNCEL1 sene önce
İyi ki Varsın Nadire Yetiş
-
DÜNYA3 sene önce
Kazakistan Ulusal Dombıra Günü Ankara’da kutlanıyor
-
DÜNYA2 sene önce
Kazakistan’ın ücra bir köyünde yaşayan genç kadın, köyün at sürüsünü tek başına yönetiyor