Nursultan Nazarbayev, zirvenin tüm Türk halklarının kutsal mekânı olan Türkistan’da yapılmasının planlandığını ancak son dönemde epidemiyolojik durum nedeniyle birçok uluslararası etkinliğin video konferans formatında gerçekleştirildiğini söyledi. Bundan ötürü, bu toplantının video konferans formatında yapılmasına karar verildiğini belirtti.
Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Onursal Başkanı, zirvenin “Türk Dünyasının Manevi Başkenti Türkistan” başlığıyla yapılacağını söyledi.
Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı, 2018 yılında “Güney Kazakistan İli”nin adının “Türkistan İli” olarak değişmesi ve il merkezinin Çimkent’ten Türkistan’a taşınmasından itibaren tüm bölgenin yeni bir tarihinin başladığını kaydetti.
Nursultan Nazarbayev, “İki yıl içinde şehir çehresi tamamen değişti ve bu çalışmalar devam edecek. Şehrin gelecekteki mimari görünümünü oluştururken, tabii ki tarihi süreklilik dikkate alınmaktadır.” dedi.
Elbaşı, koronavirüs salgınıyla ilgili durumun düzelmesinin ardından katılımcıları Türkistan’ı ziyaret etmeye davet etti.
Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı, gayri resmî zirvenin Türk Konseyi’ne üye kardeş ülkeler arasındaki dostluğun ve işbirliğinin daha da güçlendirilmesine yeni bir ivme kazandıracağına olan güvenini ifade etti.
Konuşmasında Nazarbayev, geçen senenin Türk Dünyası için önemli yıl olduğunu belirttikten sonra şöyle açıklama yaptı: “Bu vesileyle, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’i ülkesinin toprak bütünlüğünü sağladığı için en kalbi duygularımla bir kez daha tebrik ediyorum. Bu bağlamda geçen seneki zor dönemde Azerbaycan’ı bütün olanaklarıyla destekleyen Türkiye’nin önemli rolünün altını çizmek istiyorum. Biz hepimiz başarılı ve adil sonucu bekledik. O beklentimiz gerçekleşmiş oldu.”
Nursultan Nazarbayev, 2020 yılında başlayan küresel salgının insanlık için büyük bir meydan okuma olduğunu belirttikten sonra, “Uluslararası toplumda oluşan bu zor zamanlarda, biz Türk Ata’nın evlatları olarak, insanlık değerlerden vazgeçmeden, birliğimizi koruyabildik diye düşünüyorum.” diye vurguladı.
Elbaşı konuşmasında Türk Dünyası ile ilgili beş konuya dikkat çekti.
Birincisi, Nazarbayev ortak geleceği tasavvur eden “Türk Dünyası Vizyonu – 2040” belgesinin öneminin altını çizdi. Nazarbayev, “Benim önerim üzerine “Türk Dünyası Vizyonu – 2040” belgesinin doğru zamanda geliştirildiğine inanıyorum. Bu belgeyi bu sene sonbaharda Türkiye’de yapılacak olağan zirvede kabul edeceğiz.” dedi.
İkincisi, Elbaşı Türk Dünyası bütünleşme sürecinin daha da kurumsallaşmasına dikkat çekti. Nazarbayev, “Bakü’deki zirvede, Konseyi Teşkilat seviyesine yükseltmeyi teklif etmiştim. Bu önemli öneriyi desteklediğiniz için hepinize teşekkür ederim.” dedi ve “Ben Onursal Başkan olarak yeni örgütü desteklemeye her zaman hazırım.” diye ekledi
Üçüncüsü, Nazarbayev ekonomik alanda karşılıklı ticareti ve yatırımı artırmak için büyük potansiyeli vurguladı. Nursultan Nazarbayev, “Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün sağlanması ve Bakü ile Erivan arasındaki barış anlaşmaları Büyük İpek Yolu’nu canlandıracak ve Hazar Denizi’nin rolünü artıracaktır. Bu durum, Çin’in “Tek Kuşak, Tek Yol” girişiminin faydalarını ülkelerimiz tarafından etkin bir şekilde kullanmaları için yeni fırsatlar doğuracaktır. Trans-Hazar Uluslararası Ulaşım Koridoru veya diğer adıyla Turan Koridoru, Avrupa ile Asya’yı birbirine bağlayan en güvenli ve en kısa ticaret yolu haline gelmektedir.”
Dördüncüsü, Türk Konseyi Onursal Başkanı COVID-19 ile ilgili krizin devam ettiğini ve dolayısıyla aşılama konusuna önem verilmesi gerektiğine değindi.
Beşincisi, Nazarbayev Türk devletleri arasındaki kültürel ve insani işbirliğini geliştirmenin önemini bir kez daha belirterek, “ortak enformasyon alanı”nın oluşturulmasını önerdi. Elbaşı’na göre “Latin alfabesine geçiş sürecindeki ortak sistem ve onun kullanışı ile ilgili aynı tutum, bilgi alışverişimizdeki olanaklarımızı arttırmış olurdu.”
Türklük bilincine dikkat çeken Nazarbayev “Küreselleşme etkisinden dolayı gençlerimizin manevi öz değerlerimizden uzaklaşmasını önlemek amacıyla onları yeni ruhta ve Türklük bilincine göre yetiştirmemiz gerekmektedir.” dedi. Birlik konusundaki görüşünü Onursal Başkan, “Bugünkü çalkantılı dönemde, güçlü olmamız için Türk Entegrasyonu çerçevesinde birleşmemiz önemlidir.” diye ifade etti.
Konuşmasında Elbaşı, ayrıca tüm insanlığın karşı karşıya olduğu yeni zorluklara dikkat çekti. Nursultan Nazarbayev, Türk devletlerinin liderlerini mevcut zorlu uluslararası durumda Washington, Moskova, Pekin ve Brüksel arasında geniş çaplı bir müzakere süreci başlatma önerisini desteklemeye çağırdı.
Kazakistan’ın Kurucu Cumhurbaşkanı, “Söz konusu dört tarafın insanlığın geleceği, uluslararası güvenlik ve istikrar bağlamında sahip oldukları özel sorumluluklarının tamamen farkındadır diye düşünüyorum. Türk dili konuşan ülkelerin liderlerinin beni destekleyeceklerinden ve bu konuyla ilgili aklıselim görüş bildireceklerinden eminim. Bizim ortak görüşümüzün büyük güçlerin başkentlerine ulaşmasını ümit ediyorum.” dedi.
Sonuç olarak Cumhurbaşkanı, Türk devletleri liderlerini ortak bayram Nevruz dolayısıyla tebrik etti ve kardeş halklara barış ve refah diledi.
Zirveye ayrıca Kazakistan Cumhurbaşkanı Kassym-Jomart Tokayev, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şavkat Mirziyoyev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Türkmenistan Cumhurbaşkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Bağdat Amreyev katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite 10. Toplantısı için Türkiye’ye gelen Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.
Katar Emiri Şeyh Temim, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Katar Emiri Şeyh Temim, tören kıtasını selamladı.
Türkiye ve Katar bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren iki lider, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim baş başa görüşmelerinin ardından, Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite Onuncu Toplantısı’na başkanlık etti.
TÜRKİYE İLE KATAR ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR
Toplantı sonrası iki ülke arasında yapılacak anlaşmaların imza törenine geçildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim huzurunda imzalanan sekiz anlaşma şöyle:
” – Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında İnsani Yardım Alanında İşbirliği Anlaşması
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Belgeler ve Arşivler Alanlarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Medya ve İletişim Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Gençlik ve Spor Alanlarında (2025-2026) Yıllarına Ait Uygulama Programı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Uluslararası Karayolu Yolcu ve Eşya Taşımacılığı Alanında İşbirliği Anlaşması
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Ticaretin Kolaylaştırılmasına İlişkin Niyet Beyanı
Savunma Bakanlıkları Arasında Teknik İşbirliği Anlaşması
Savunma Bakanlıkları Arasında Askeri İşbirliği Anlaşması.”
Törende ayrıca Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani “Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite Onuncu Toplantısı” bildirisini imza altına aldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 86. yılı nedeniyle Anıtkabir’de düzenlenen anma törenine katıldı.
Anıtkabir’deki tören, devlet erkânının Aslanlı Yol’da yürüyüşü ile başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki heyet, Anıtkabir’de saat 09.05’te Atatürk’ün mozolesine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu.
İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Misak-ı Millî Kulesi’ne geçerek Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı ve şunları yazdı:
“Aziz Atatürk,
Ebedi aleme irtihalinizin 86. yıl dönümünde Zat-ı Âlinizi, bir kez daha rahmetle yâd ediyoruz.
Şahsınızın ve şehitlerimizin emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni her alanda yüceltmek, güçlendirmek, etrafındaki krizlere rağmen istikrar ve güven içinde büyütmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Yeniden büyük Türkiye hedefiyle ve Türkiye Yüzyılı vizyonuyla 85 milyon tek yürek, tek bilek olarak şanlı mazimizden daha aydınlık bir atiye uzanan kutlu yolculuğumuzu emin adımlarla sürdürüyoruz.
Vatan topraklarının her karışında barışın, huzurun, adaletin, kalkınmanın ve kardeşliğin egemen olduğu bir Türkiye’yi inşa edene kadar durmadan, dinlenmeden yürüyeceğiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı 11. Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Türk Dünyası 2040 vizyonuyla belirlediğimiz hedeflere ulaşmak için bugün burada alacağımız kararların, aramızdaki ülkü birliğinin eriştiği ileri seviyeyi tüm dünyaya bir kez daha ispatlayacağına gönülden inanıyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te “Türk Dünyasının Güçlendirilmesi: Ekonomik Entegrasyon, Sürdürülebilir Kalkınma, Dijital Gelecek ve Herkes İçin Güvenlik” temasıyla düzenlenen, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) 11. Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi’ne katılarak bir konuşma yaptı.
Buradaki konuşmasına, Zirve dolayısıyla ata yurdu Bişkek’te bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dönem başkanlığını devreden Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’e yaptıkları katkılardan dolayı teşekkür etti.
Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov’a samimi ev sahipliğinden dolayı şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni dönemde Kırgızistan’a başarılar diledi.
Ülkeler arasında daha güçlü bağların tesisini ve ortak bir gelecek inşasını hedef alan Teşkilat’ın kuruluşunun 15. yıl dönümünün geçen ay idrak edildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu yıl dönümüne özel olarak Türk dünyasının yetiştirdiği büyük fikir adamı İsmail Gaspıralı’nın “dilde, fikirde, işte birlik” şiarına yer verdikleri hatıra parasını takdim etmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.
Gaspıralı İsmail Bey’i ve ömrünü Türk dünyasının birliğine, dirliğine, kardeşliğine adamış tüm fikir ve siyaset insanlarını rahmetle yâd eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvenin tüm Türk dünyası için hayırlara vesile olmasını, iş birliği ve dayanışmayı daha da pekiştirmesini diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Teşkilat’ın Avrasya coğrafyasında ve ötesinde istikrar ve refah iklimini güçlendiren ve örnek alınan bir platform hâline geldiğinin altını çizerek, Türkiye’nin önemli fikir adamlarından Prof. Dr. Ali Fuad Başgil’in “muvaffakiyet için önce irade lazımdır” dediğini hatırlattı.
Türk dünyasını ilelebet payidar kılacak güçlü iradenin bu zirveye katılanlarda ziyadesiyle mevcut olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, hep beraber gönül ve ülkü birliği içerisinde çalışarak, Teşkilatı çok daha ileriye taşıyacaklarını vurguladı.
“TÜRK DÜNYASINA ÖNEMLİ SORUMLULUKLAR DÜŞMEKTEDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güney Kafkasya’da geçen 30 yıllık çatışma ve istikrarsızlık ortamının ardından barış ve istikrara giden yolun kapılarının açıldığına işaret ederek, şunları kaydetti: “Can Azerbaycan’ın vatan muharebesinde sahada şehitler vererek elde ettiği tarihî kazanımları en yakın zamanda bir barış anlaşması imzalanmak suretiyle masada da perçinlemesini ümit ve temenni ediyoruz. Gazze başta olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan soykırımın durdurulması noktasında uluslararası toplum kötü bir sınav veriyor. Uluslararası barış ve güvenliğin korunmasından sorumlu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi toplanıp karar dahi alamıyor. Daha doğrusu almak istemiyor. Netanyahu hükûmetinin ırkçı zihniyeti, Gazze’deki mezalimin gölgesinde Batı Şeria’da Filistinlileri yerlerinden etmeye ve ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa’nın statüsünü değiştirmeye niyetleniyor.”
İsrail’in kan ve gözyaşını tüm bölgeye yayma hedefinin, Lübnan ve İran’a yönelik saldırılarda da görüldüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lübnan’da son bir senede ölenlerin sayısının 3 bine yaklaştığına, yerlerinden edilenlerin sayısının ise 1,5 milyonu aştığına dikkati çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de 50 bine yakın masum insanın saldırılarda hayatını kaybettiğini aktararak, “Türkiye olarak bu vahşeti, bu insanlık dışı katliamları kabul etmiyoruz. İsrail’i durdurmak ve 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan Filistin devletini esas alan kalıcı barışı tesis etmek için ikili ve çok taraflı platformlarda elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Türk dünyasının da kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğini düşünüyorum” ifadesini kullandı.
“KIBRIS MESELESİNDE TÜRK DÜNYASINA DA ÖNEMLİ SORUMLULUKLAR DÜŞMEKTEDİR”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı, Suşa’dan sonra Bişkek’te görmekten mutluluk duyduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Kıbrıs meselesinde Ada’daki gerçekler temelinde adil ve kalıcı çözüme erişilmesi için Türk dünyasına da önemli sorumluluklar düşmektedir. Kıbrıs Türkünün haklı davasını ne kadar sahiplenir ve onunla dayanışma gösterirsek, kendi birlik ve beraberliğimizi de o nispette kuvvetlendiririz? Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, teşkilatımızın bugünkü zirvesinde onur konuğu ve gözlemci üye olarak yer alması, Türk dünyası olarak Kıbrıs Türkü ile dayanışma irademizin tezahürüdür. İnşallah kendilerinin en kısa zamanda tam üye olarak aramızdaki yerini almasını bekliyoruz. Keza gözlemci üyemiz Türkmenistan’ı da aile meclisimizde tam üye olarak görmek istediğimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum.”
“BARIŞIN TESİSİNE YÖNELİK DİPLOMATİK ÇABALARA DESTEK VERİLMELİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna’da üçüncü yılını doldurmak üzere olan savaşın, bölgeye olumsuz etkilerinin sürdüğüne dikkati çekerek, “Savaşın en başından beri her iki tarafın da masada olduğu bir müzakere sürecini ve devamında kalıcı, adil bir barışa ulaşılmasını destekliyoruz. Türk devletleri olarak barışın tesisine yönelik diplomatik çabalara destek vermemizin son derece önemli olduğu kanaatindeyim” değerlendirmesinde bulundu.
Coğrafyanın istikrar ve güvenliğini Afganistan’daki gelişmelerden ayrı görmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kardeş Afgan halkının yanında olduklarını, geçici yönetimin de kapsayıcı ve temel insan haklarını esas alan bir yaklaşım sergilemesinin kendilerine yeni kapılar açacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 175 milyona ulaşan genç ve dinamik nüfus, 1,2 trilyon doları aşan ticaret hacmi ve zengin kültür mirasının büyük atılımlar gerçekleştirmek için birlikteliğe sağlam bir temel teşkil ettiğini belirterek, şunları paylaştı: “Ticaret ve ekonomi başta olmak üzere, bilim, enerji ve ulaştırma gibi alanlarda potansiyelimizi ortaya çıkaracak çalışmalarda bulunmamızda fayda vardır. 2040 vizyonumuzun unsurlarından Dijital Ekonomi Ortaklık Anlaşması üzerindeki müzakerelerin tamamlanmış olmasından memnuniyet duyuyorum. Ayrıca geçen sene hayata geçirdiğimiz Türk Yatırım Fonu’nun yakın zamanda faaliyete alınarak projelerimize destek sağlayacağından eminim. Enerji konusunda da tek bir kaynağa bağımlılığımızı azaltarak yenilenebilir enerjiye daha fazla yatırım yapma hedefiyle işbirliğimizi yoğunlaştıralım. Ulaştırma bağlamında ortak koridor projemizin sunduğu eşsiz fırsatlardan yararlanalım.
Türk Akademisi ve Türk Dil Kurumu tarafından geçtiğimiz eylül ayında Bakü’de düzenlenen Ortak Alfabe Komisyonu Toplantısı’nda Ortak Türk Alfabesi Projesi üzerinde mutabakata varılması tarihî bir adım teşkil etmiştir. Ortak alfabemiz, kader ortaklığımızın, ortak istikbalimizin ve geleceğe birlikte adım atma irademizin de nişanesidir. Bu alandaki çabalarımızı artırmak suretiyle aramızdaki her türlü engeli inşallah ortadan kaldıracak, Türk dünyasının tarihî kucaklaşmasına imza atacağız.”
“34 HARFTEN OLUŞAN ORTAK ALFABE ÜZERİNDE MUTABIK KALINDI”
Aksakalların koordinasyonunda 2022 yılında başlatılan ortak dili geliştirmek amacıyla ortak alfabe oluşturulması çalışmasının, Eylül 2024’te tamamlandığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 34 harften oluşan ortak alfabe üzerinde mutabık kalındığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan sonra üye ülkelerin bu alfabeyi esas alarak gerekli dönüşümün gerçekleştirilmesi gerektiğine işaret ederek, “Türkiye, Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bu konuda hazır. Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan’ın yeni alfabeye geçiş için inisiyatif başlatması isabetli olacaktır” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı üye ülkeleri arasında ticaretin geliştirilmesi, Orta Koridor’un etkin kullanılması için özel temsilci atanması yönündeki hazırlıklara da değindi.
Türk dünyası 2040 vizyonuyla belirlenen hedeflere ulaşmak için bugün alacakları kararların aralarındaki ülkü birliğinin eriştiği ileri seviyeyi tüm dünyaya bir kez daha ispatlayacağına gönülden inandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada şu noktaya özellikle dikkatlerinizi çekmek istiyorum, merhum bir şairimizin ifadesiyle ‘İnanmak, basamakların çıkamadığı yere kanatlarınla tırmanmaktır’. Bizler bugünlere yürüyerek, engelleri aşarak, zorlukları göğüsleyerek, gerektiğinde de kanatlarımızla tırmanarak geldik. Ancak halen kat etmemiz gereken ciddi bir mesafe var. İnşallah önümüzdeki dönemi hep birlikte Türk Dünyası Yüzyılı yapmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin diyorum. Bu düşüncelerle sözlerime son verirken Kırgızistan Cumhurbaşkanı kıymetli kardeşim Sayın Caparov’a nazik ve samimi ev sahipliği için şükranlarımı sunuyorum. Kırgızistan’ın Dönem Başkanlığının, Teşkilatımız için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatı 11. Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi’nin ardından Kırgızistan Cumhurbaşkanı Caparov’un devlet ve hükûmet başkanları onuruna verdiği yemeğe katıldı.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki yemeğe, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Büyükelçi Kubanıçbek Ömüraliyev ile konuk ülkelerin bakanları katıldı.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. www.kimlerburada.com Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. www.kimlerburada.com Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.