GÜNCEL
TBMM Başkanı Şentop, “Moskova Antlaşması’nın 100. Yıl Dönümünde Türk-Rus İlişkileri“ panelinin açılışında konuştu:
Haberler
2 sene önceon
By
Gul Alcansoy
TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Moskova Antlaşması’nın ilk kez yayımlanan tarihi görüntüleriyle birlikte, masanın iki tarafı arasındaki samimi anlara ve dostluğa şahit olduklarını söyledi.
Şentop, “16 Mart 1921 Moskova Antlaşması’nın 100. Yıl Dönümünde Türk-Rus İlişkileri” konulu panelin açılış konuşmasını yaptı.
Panelde, Şentop’un konuşmasından önce, bugüne kadar tek kare fotoğraf ile hatırlanan Moskova Antlaşması’nın tarihi görüntüleri yayımlandı.
Şentop, Moskova Antlaşması’nın, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin yaptığı, usulüne göre her iki devlet bakımından yürürlük kazanmış, ilk uluslararası antlaşma olması hasebiyle özel bir yerde bulunduğunu, aynı zamanda, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin Rusya tarafından tanınması ve doğu sınırlarının belirlenmesi bakımından önemli bir metin olduğunu belirtti.
Türkiye’nin, Rusya ile çağdaş dönemdeki diplomatik ilişkilerinin tesisinin 100. yıl dönümünün 2020’de kutlandığını hatırlatan Şentop, “Diplomatik ilişkilerin tesis edilmesinden bir sene sonra imzalanan bu antlaşmayla iki ülke, dayanışma içinde, birbirlerine destek olma konusunda bir karara varmışlardı.” diye konuştu.
Türkiye-Rusya ilişkilerinin çok daha köklü olduğunu belirten Şentop, 1492 yılında Çar III. İvan’ın Sultan II. Bayezıd’a gönderdiği ticari ilişkilere dair mektubun, esasen Türkiye -Rusya ilişkilerinin başlangıcı olarak kabul edildiğini anlattı.
Moskova Antlaşması’nın tarihi görüntülerine ilişkin Şentop şöyle konuştu:
“Az önce seyrettiğimiz ve bizi tam bir asır öncesine götüren görüntüler, siyasi veya tarihi mülahazaların ötesinde, o zamanın ruhunu bugüne taşıyan görüntülerdir. Tarih kitaplarımızda ve belgelerde okuduğumuz yüzlerce sayfaya, ilk defa kamuoyuyla paylaşılan bu görüntülerle birlikte yeni bir anlam yükleyebileceğimiz kanaatindeyim. O gün kameraya yansıyan bu görüntülerle, masanın iki tarafı arasındaki samimi anlara ve dostluğa şahit olduk. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda büyük emeği geçen isimlerden Yusuf Kemal Tengirşenk, Ali Fuat Cebesoy ve Dr. Rıza Nur, Meclisimizi temsilen masanın bir tarafında yer alırken, diğer yanda Rusya’yı temsilen Dışişleri Komiseri Georgi Çiçerin ile birlikte aslen Kumuk Türkü olan ve Vladimir Lenin’in yakın çalışma arkadaşlarından Celalettin Korkmazov’u görüntülerde izledik. Zor zamanlarda birbirine destek olan iki devletin ve onları temsil eden isimlerin Antlaşmaya verdikleri isim de esasen görüntülerdeki bu samimiyeti yansıtıyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ile Rusya Şuraları (Sovyetler) Federatif Sosyalist Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Dostluk Antlaşması. Bu vesileyle görüntülerin günümüze kadar ulaşmasını sağlayan Rusya Devlet Arşivlerine ve görüntüleri bizlere sunan değerli akademisyen Dr. Mehmet Bora Perinçek’e teşekkür ederim.”
Bazı akademik çalışmalarda Moskova Antlaşması’nın, TBMM’de 31 Temmuz 1921’de kabul edildiği bilgisinin verildiğini ancak bu tarihin yanlış olduğunu bildiren Şentop, Meclis zabıtlarına göre, Antlaşmanın 21 Temmuz 1921’de müzakere edildiğini söyledi.
“Türkiye Rusya Muhadenet Ahitnamesi” isimli antlaşma metninin, TBMM zabıtlarında yer alan halini okuyan Şentop, antlaşma metnindeki bir asır önceki cümlelerin bugün de gerek Türkiye-Rusya ilişkilerinde gerek iki ülkenin uluslararası siyasete bakışında anlamını koruduğunu belirtti.
Şentop, iki komşu devlet ve halk arasındaki ilişkilerin, 500 seneyi aşan bir süre zarfında kültürel etkileşim ve iş birliği ile dönem şartları içinde değerlendirilmesi gereken, doğal rekabeti barındıran bir ilişkiler manzumesi olarak tarif edilebileceğini kaydederek, “Avrasya coğrafyasının bu iki köklü devleti bir araya gelerek iş birliği yaptığında, bunun halklarımız, bölgemiz ve bütün dünya için ortaya çıkardığı olumlu neticeleri hep birlikte müşahede ediyoruz.” dedi.
Bu paneli, iki ülke arasındaki iş birliğinin yoğunlaştığı ve birçok uluslararası meselede gözlerin Türkiye ve Rusya Federasyonu’na çevrildiği bir dönemde düzenlediklerine dikkati çeken Şentop, panelde dile getirilecek görüşlerin ve yapılacak değerlendirmelerin, tarihten alınacak dersler temelinde iki ülke ilişkilerinin geleceğine de ışık tutacağına yürekten inandığını kaydetti.
Moskova Antlaşması’nın I. Dünya Savaşı sonrasında Türkiye-Rusya ilişkilerine yön verdiğine işaret eden Şentop, Antlaşma’nın, Cumhuriyetin ilk yıllarından başlayarak 1930’lu yılların ortalarına kadar devam eden iş birliği ruhunun temelini oluşturan zemin olduğunu vurguladı.
Türkiye- Rusya ilişkilerinde 2000’li yılların, ivmenin arttığı ve iş birliğinin çeşitlendiği bir dönem olduğunu anımsatan Şentop, şöyle devam etti:
“Günümüzde ise Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Sayın Putin sürekli iletişim halindeler. Resmi ziyaretlerin ve yüz yüze görüşmelerin yanı sıra birçok meseleyi de çevrim içi konferanslar veya telefon görüşmeleriyle istişare ediyorlar. TBMM olarak biz de, Rusya Federasyonu Parlamentosunun her iki kanadıyla, Federasyon Konseyi ve Devlet Dumasının Sayın Başkanları ile farklı vesilelerle temaslarımızı sürdürmekteyiz. Parlamentolar Arası Dostluk Gruplarımız ve İhtisas Komisyonlarımız arasındaki mevcut iş birliğimizi de önümüzdeki dönemde daha da güçlendirmek için gerekli adımları atmakta kararlıyız.”
TBMM Başkanı Şentop, iki büyük ve güçlü ülke olarak ticaret hacmini 100 milyar dolar seviyesine çıkartmaya kararlı olduklarını belirterek, “İş dünyasını Türk ve Rus pazarlarına daha fazla yatırım yapmaya davet ediyoruz.” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in çevirim içi yöntemle katıldığı, Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin üçüncü güç ünitesinin temel atma törenine ilişkin Şentop, “Bu ortak projeler, mikro düzeyde planlamalar gerektiren büyük yatırımlar ve büyük başarılardır.” ifadesini kullandı.
Türkiye-Rusya iş birliğinin bölgesel ve uluslararası meselelerde de anahtar bir rol oynadığının altını çizen Şentop, “Ülkelerimiz arasındaki diyalog, 21. yüzyılın en büyük insani krizlerinden birinin yaşanması ihtimali ortaya çıktığında hızla netice vermiştir. Müşterek gayretlerimiz sayesinde, Suriye’de binlerce masum insanın hayatı kurtarılabilmiştir. Keza, kimi görüş ayrılıklarımıza rağmen Libya’da barışın ve istikrarın tesisi ile ülkenin toprak bütünlüğünün korunması ilkeleri çerçevesinde yapıcı diyaloğumuz devam etmektedir. Rusya, sadece komşumuz değil, aynı zamanda istikbale giden yolda dostumuz ve iş birliği ortağımızdır. Son 18 yılda başardıklarımız bunun ispatıdır.” diye konuştu.
Şentop, ilişkilerde zaman zaman inişler ve çıkışların yaşandığı dönemlerin tabii olduğunu ifade ederek, “Burada önemli olan, istişare yoluyla meseleleri samimi bir niyetle ele almak, tarihten ders çıkartmak, ülkelerimizin, halklarımızın ve insanlığın faydasına güzel bir gelecek inşa etmek için gerekli rasyonel adımları atmaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
İki ülke arasındaki iş birliği ve diyaloğun halkların refahı ile bölgesel güvenlik ve istikrar için faydalı sonuçlar doğuracağına dair kanaatini vurgulayan Şentop, “Türkiye ve Rusya karşılıklı olarak aklıselim sahibi yol arkadaşları olmalıdır. Bunu başarabilmenin en iyi yolu, makul beklentiler içinde olmak ve samimi teşhislerde bulunarak hareket etmektir. Müreffeh bir geleceğe giden yolu hiçbir ülkenin tek başına kat edebilmesi mümkün değildir. Türkiye ve Rusya Federasyonu bu manada doğru yoldadır.” dedi.
Panelde, Bilkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdullah Atalar, Türk – Rus Toplumsal Forumu Eş Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Berat Çonkar, Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçisi Aleksei V. Erkhov birer konuşma yaptı.
Ayrıca Moskova Devlet Üniversitesi Asya ve Afrika Ülkeleri Enstitüsü Fahri Başkanı Prof. Dr. Mihail Meyer, panele telekonferansla katılarak, “Moskova Antlaşması ve Rus-Türk ilişkileri” başlığında bir konuşma gerçekleştirdi.




SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
-
Türkiye-Kazakistan Dostluk Parkı açıldı
-
TBMM-KAZAKİSTAN PARLAMENTOSU ARASINDA İŞ BİRLİĞİ PROTOKOLÜ İMZALANDI
-
Emine Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katıldı
-
Techxtile Start-Up Challenge ödülleri sahiplerini buldu
-
TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.
-
2018 yılında bin 541 olan kadın çalışan sayısını 3 binin üzerine çıkarmayı başardık



TBMM BAŞKANI ŞENTOP, KAZAKİSTAN MECLİS BAŞKANI KOŞANOV İLE BİRLİKTE, “TÜRKİYE-KAZAKİSTAN DOSTLUK PARKI”NIN AÇILIŞINI GERÇEKLEŞTİRDİ
TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, “Bugün olduğu gibi gelecekte de gerek Türkiye ve Kazakistan arasındaki ikili ilişkilerde gerekse bağımsız Türk devletleri arasındaki çok taraflı ilişkilerde kardeşlik, işbirliği ve dayanışma irademizi her zeminde ortaya koymaya devam edeceğiz.” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, “Bugün olduğu gibi gelecekte de gerek Türkiye ve Kazakistan arasındaki ikili ilişkilerde gerekse bağımsız Türk devletleri arasındaki çok taraflı ilişkilerde kardeşlik, işbirliği ve dayanışma irademizi her zeminde ortaya koymaya devam edeceğiz.” dedi.
Mamak Belediyesince yaptırılan Türkiye-Kazakistan Dostluk Parkı’nın açılışında konuşan Şentop, Türkiye ve Kazakistan arasında dostluğun pekiştirilmesi için atılan her adımın mutluluk verdiğini söyledi.
Kazakistan’ın bağımsızlığından beri ilerleyen ilişkilere kardeşlik bilinci ve duygusunun yol gösterdiğini belirten Şentop, “Soydaş ve kardeş bir devlet olarak Kazakistan’ın sevincini kendi sevincimiz bildik, Kazakistan’ın kederini kendi kederimiz gibi gördük ve hissettik. Dostluk ve kardeşlik ilişkilerimiz, gerçek bir bağ olduğunu kara günlerde de ispatlamıştır. Türkiye olarak yaşadığımız deprem felaketinde bize yürekten gelen, dost elini uzatan Kazakistan’ın gösterdiği dayanışma ve destek bizim için çok kıymetlidir.” diye konuştu.
Türk Devletleri Teşkilatında (TDT) somutlaştığı gibi hükümetler arasındaki ilişkilerin çok derin ve boyutlu olduğunu dile getiren Şentop, iki ülke arasında 10 yılı aşkın süredir yüksek düzeyli, stratejik işbirliği olduğu vurguladı.
İki ülke cumhurbaşkanının, devletleri ortak amaç ve istikamette beraberce ilerletmek için iradelerini her zaman açıkça ifade ettiğini anlatan Şentop, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Enerji ve savunma gibi alanlarda yaptığımız işbirliği, ülkelerimizin tam bağımsız duruşuna güç katmaktadır. Bu güzel parkı ziyaret eden insanlar, halkımız, Kazakistan’a ve Kazakistan halkına duyduğu kardeşlik hislerini yakından tekrar yaşayacaktır. Ankara’nın kalbinde Kazakistan’a adanmış diğer abidelerde olduğu gibi bu parkta Kazakistan’ın yüreğimiz de tuttuğu yerin nişanesi olacak, dostluğumuzu somut olarak sergileyecektir. Bugün olduğu gibi gelecekte de gerek Türkiye ve Kazakistan arasındaki ikili ilişkilerde gerekse bağımsız Türk devletleri arasındaki çok taraflı ilişkilerde kardeşlik, işbirliği ve dayanışma irademizi her zeminde ortaya koymaya devam edeceğiz.”
Programa, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu, AK Parti Ankara Milletvekili Yıldırım Tuğrul Türkeş, Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, iki ülkenin diplomatik temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.

сәуірде Анкарадағы Мамак муниципалитетінде Қазақстан-Түркия достық паркінің салтанатты ашылуы өтті.
Аталған іс-шараға Түркі мемлекеттері Парламенттік Ассамблеясының ХІІ пленарлық отырысына қатысу үшін Түркияға жұмыс сапарымен келген Қазақстан Республикасының Парламент Мәжілісінің төрағасы Ерлан Қошанов пен Түркия Республикасы Ұлы Ұлттық Мәжілісінің төрағасы Мұстафа Шентоп, Мамақ муниципалитетінің төрағасы Мурат Көсе, Қазақстан Республикасының Түркиядағы Елшісі Еркебұлан Сәпиев, Түркия Республикасы Сыртқы істер министрінің орынбасары Мехмет Кемал Бозай, зиялы қауым және диаспора өкілдері, қала тұрғындары және бұқаралық ақпарат құралдары қатысты.
Мәжіліс спикерлері парктің ашылу салтанатында сөйлеген сөздерінде осындай игі істер – түбі бір, мәдениеті мен тарихы ортақ тамырлас екі елдің достығы мен ынтымағын одан әрі нығайта түсетінін атап өтті.
Саябақ Анкараның көне тарихи орталығы – Мамак ауданында орналасқан. Ауданы 14 мың шаршы метр. Онда отбасылық демалыс, жүгіру және дене шынықтырумен айналысу үшін барлық жағдай жасалған. Саябақта Күлтегін, Білге Қаған, Тоныкөк жазба ескерткіштері орнатылған. Сондай-ақ қазақтың ұлы ақыны Абай Құнанбайұлы мен дана философ Әл-Фарабидің мүсіндері бар.







DÜNYA
TBMM-KAZAKİSTAN PARLAMENTOSU ARASINDA İŞ BİRLİĞİ PROTOKOLÜ İMZALANDI
Haberler
1 ay önceon
28 Nisan 2023

Kazakistan’da 19 Mart’ta gerçekleştirilen parlamento seçimlerinden dolayı tebriklerini ileten Meclis Başkanı Şentop, “Yeni Meclisin, kardeş Kazak halkının esenliği ve refahı için faydalı çalışmalar yapacağından eminim. Yeni dönemin hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
Meclis Başkanı Şentop, 6 Şubat depremlerinden dolayı Kazakistan’ın desteği için de teşekkür ettiği konuşmasında, “Böylesi acıların yaşandığı bir dönemde kardeşlerimizin yanımızda olduğunu bilmek bizler için en büyük teselli kaynağı oldu” diye konuştu.
İkili ilişkiler ve bölgesel sorunların da ele alındığı görüşmede Şentop, Kazakistan’ın istikrarının hem bölgesi hem bütün Türk dünyası için büyük önem taşıdığını vurguladı. Kazakistan’ın, Türk Devletleri Teşkilatı’nın (TDT) kurumsallaşmasında öncü rolü olduğunu belirten Şentop, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gözlemci üyelik statüsü almasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Şentop, “Bu kararın ardından, KKTC’nin TÜRKPA’da bulunmaması büyük bir eksiklik olurdu. Bu toplantı vesileyle, KKTC Cumhuriyet Meclisinin TÜRKPA’ya gözlemci üyeliği de inşallah tamamlanmış olur ve liderlerimizin Türk dünyası için attığı güçlü adımlara biz de ayak uydurmuş oluruz. Kuzey Kıbrıslı Türk kardeşlerimizin on yıllardır uğradığı insanlık dışı ambargo ve izolasyona Türk dünyasının razı olmadığını bundan böyle somut eylemlerimizle de göstermemiz gerektiği kanaatindeyim” dedi.
Meclis Başkanı Şentop ayrıca, parlamentolar arasında imzalanan “İşbirliği Protokolü”nün de iki ülke arasındaki temasları daha da artıracağına olan inancını dile getirdi. “Bu Protokol, iki Parlamento arasındaki dostluk ve kardeşliği güçlendirme konusunda duyduğumuz arzunun ve ortak iradenin bir göstergesidir” değerlendirmesinde bulundu.
Kazakistan Meclis Başkanı Yerlan Koşanov da konuşmasında, Türkiye’de meydana gelen deprem felaketinden dolayı üzüntülerini dile getirdi. Koşanov, ilk yurtdışı ziyaretini Türkiye’ye yaptığını vurgulayarak, bunun sembolik olarak önemine işaret etti. Kazakistan Meclis Başkanı Koşanov, Türkiye’nin izlediği dış politikayı yakından takip ettiklerini ifade eden Koşanov, özellikle Ukrayna Rusya savaşı konusunda arabulucu rolüne dikkat çekti. Koşanov, parlamentolar arasında imzalanan protokolün de iki ülke ilişkilerinin temposunu daha da yükselteceğine olan inancını dile getirerek, “Protokol, parlamentolarımız arası ilişkilere ivme kazandıracaktır” dedi.
Görüşme sonrasında iki Meclis Başkanı, Kazakistan Parlamentosu ve TBMM arasında İş Birliği Protokolü’nü imzaladı.
Meclis Başkanı Şentop, Kazakistan Meclis Başkanı Koşanov ile birlikte Mamak’ta açılışı gerçekleştirilecek olan Türkiye-Kazakistan Dostluk Parkı’na kendi kullandığı TOGG araç ile geçti.

Кеше Мәжіліс төрағасы Ерлан Қошанов бастаған депутаттар тобы Анкараға, Түркі мемлекеттері Парламенттік Ассамблеясының ХІІ пленарлық отырысына қатысу үшін арнайы келді.
Ұшақтан түсе сала ресми шаралар басталып кетті.
Түркия Республикасы Ұлы Ұлттық Жиналысының ғимаратында екі елдің заң шығарушы органдарының басшылары – Ерлан Қошанов және Мұстафа Шентоп бастаған делегация түбір халықтардың өзара достық, экономикалық және стратегиялық байланыстарды тереңдету жайын сөз етті.
Жиын соңында екіжақты ынтымақтастық туралы хаттамаға қол қойды.
Кеше Анкараның тарихы терең аудандарының бірі – Мамак муниципалитетінде Қазақстан-Түркия достық саябағы ашылды. Шараның ресми ашылуында Мәжіліс төрағасы бауырлас екі тамыры терең тарихына, дипломатиялық байланысына, екі ел басшыларының берік ұстанымдарына ерекше тоқталды.
Биыл Түркия Республикасының құрылғанына – 100 жыл! Осы ғасырлық саяси жеңіс қарсаңында ашылған саябақтан түбі бір бабаларымыз Күлтегін, Білге Қаған, Тоныкөктің тасқа жазып, тарихқа қаттаған рухты сөздері орын алыпты.
Сонымен бірге, ұлы данышпан Әбу Насыр әл-Фараби мен һакім Абайға саябақ аумағында арнайы бюст орнатылған.
700 мың халқы бар Мамак ауданы тұрғындарының серуеніне арналған ғажайып саябақта сейілдеген жандар Қазақ-Түрік бауырластығын ешқашан ұмытпайтыны даусыз.
Бүгін Ұлы Ұлттық Жиналысы ғимаратында Түркі мемлекеттері Парламенттік Ассамблеясының Кеңесі отырысы мен Түркі мемлекеттері Парламенттік Ассамблеясының ХІІ пленарлық жиына өтеді.
Сол отырысқа қатысатын боламыз.




DÜNYA
Emine Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katıldı
Haberler
7 ay önceon
8 Kasım 2022



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından Anadolu Ajansının global iletişim ortaklığında düzenlenen “Kültürel Kodlar ve Kadın” temalı 5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katılarak bir konuşma yaptı.
Bahariye Mevlevihanesi’nde düzenlenen programda konuşan Emine Erdoğan, tüm katılımcıları selamlayarak, yurt dışından gelen yabancı konuklara da “Hoş geldiniz” dedi.
Zirve vesilesiyle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Emine Erdoğan, KADEM’in farklı temalarla her yıl düzenlediği zirvelerin, kadınlara dair evrensel meseleleri mercek altına aldığını, kördüğüm hâline gelmiş sorunların çözümlerine işaret ettiğini söyledi.
KADEM’in bugüne kadar yaptığı çalışmalarla, büyük bir ihtiyacı karşıladığına değinen Emine Erdoğan, derneğin kadın çalışmaları alanındaki tek sesliliğe, kendi medeniyet ve inanç dünyalarından yaklaşımlarla güçlü bir cevap verdiğini, kadınların, ailenin, toplumun yanında durduğunu dile getirdi. Tüm KADEM ailesine teşekkür eden Emine Erdoğan, derneğin başarılı çalışmalarının devamını diledi.
“KADINI HAKİKATİNDEN KOPARARAK YENİDEN ŞEKİLLENDİRMEYE ÇALIŞAN BİR GÜNDEMİN İÇİNDEYİZ”
Kadınların tarih boyunca hep tartışma konusu olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya, her dönemde kadınlara dair yeni kodlar, yeni söylemler ve yeni roller üretmiştir. Buna rağmen kadınla erkeğin birbirini tamamladığı, fıtratın adalet terazisi olduğu bir dünya hâlâ kurulamadı. Maalesef, kadını hakikatinden kopararak yeniden şekillendirmeye çalışan bir gündemin içindeyiz. Kadınlar, sınırları her gün genişleyen popüler kültürün tahakkümü altında büyük mağduriyetler yaşıyorlar. Çünkü kadınlara vadedilen tüm hak, özgürlük ve başarıların ön koşulu öz kimliklerinden vazgeçmeleri. Kadınlar ötekileştirilmemek, sosyal hayattan dışlanmamak ya da işini kaybetmemek için bu koşulu kabul etmek zorunda kalıyorlar. O nedenle küreselleşmenin ve popüler kültürün, gözlerimizin önünde inşa ettiği yeni kodları, kılı kırk yararak irdelemeliyiz. Mesela, iş, teknoloji ve sanat dünyasına ait kültür kodlarının, kadınlarla ilgili neler söylediğine kulak kabartmalıyız.”
Modern dünyanın aileye yönelik tasarımının deşifre edilmesi gerektiğini belirten Emine Erdoğan, son zamanlarda öne çıkarılan rol modellere bakıldığında kadının bir özne olarak ailenin dışında, konumlandırıldığının görüldüğünü vurguladı.
Kadının emeği ev içinde kaldıysa, emeğinin de kendinin de görünmediğini dile getiren Emine Erdoğan, şunları söyledi: “İş yerlerinde kadın başarılı sayılırken, evdeki kadın hakir görülen bir konumda kalıyor. Evi ve işi arasında savrulan kadınların, ‘eşitlik’ adı altında sarf ettikleri insanüstü efor ve yaşadıkları çelişkiler göz ardı ediliyor. Benzer olarak annelik, kadının kendini gerçekleştirmesinin önündeki bir bariyer olarak sunuluyor. Evdeki kadının nesil yetiştiren, aile hayatını organize eden, her dakikası üretim ve sorumluluk dolu yaşamına tepeden bakılıyor. İşte tüm bunlar kadınları dar kalıplara mahkûm etmektir. Hayatın zenginliklerini, terazisini ve sunduğu seçenekleri yok etmektir.”
“KADINLARIMIZIN MEDENİYETİMİZ İÇİNDEKİ GÜÇLÜ VARLIĞINI HATIRLATMAMIZ GEREKİYOR”
Gerçek eşitlik ve özgürlüğün, kadınların fıtri hasletlerini korumalarına imkân sağlayacak ekosistemi oluşturmakla başladığını ifade eden Emine Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kadınların hayatın tüm alanlarında, kendi tabiatlarıyla var olmalarını sağladığımızda adalet ve denge ekseninde bir dünya zaten oluşacaktır. Hükûmetimiz bu anlayışla kadınların çalışma, sosyal ve eğitim hayatlarına yönelik reform niteliğinde iyileştirmeler yaptı. Kamusal yasakların kaldırılması da kadın meselelerinin en başta bir insan hakları mücadelesi ölçeğinde ele alınmasıyla başarıldı. Bu tecrübe, insanlık adına büyük bir kazanım olduğu gibi, evrensel bir referans noktasıdır. O nedenle bu başarılar sadece bizim gündemimiz olmamalı. El birliğiyle kadınlar adına kazandığımız hakları ve kadını örseleyen sistemlere karşı dik duruşumuzu tüm dünyaya anlatabilmemiz lazım. Zira bugün özgürlüğü sadece kendi değerleriyle tanımlayan dünyanın en medeni sayılan ülkelerinde bile kadınlar, ideolojik kıyımların kurbanı olabiliyorlar. Kamusal yasaklarla, mahalle baskısıyla, yaşamları görünmez prangalar içinde geçiyor.”
Emine Erdoğan, “Şu bir gerçek ki ana akım söylemler artık geçerliliğini yitirmiştir. Çözüm ise kadınların, hakikatlerinden koparılmadan var olabilecekleri reçeteler üretebilmektir. Dinimizin, kadın ve erkek arasında gözettiği, hassas dengeyi unutmayalım. Bizim inancımızda kadın ve erkek bir bütünün iki yarısıdır. Farklı fıtratlar ve farklı kabiliyetlerle hayatta yer alır, iş birliği içinde var olurlar. Dinimiz, kadınların ve erkeklerin, insan onuruna yaraşır hayatlar yaşamasının yollarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Bu noktada bizim ödevimiz, bu prensipleri hayata aktarmaktır” dedi.
Dünyanın önemli bir dönemeçten geçtiğini vurgulayan Emine Erdoğan, ailenin DNA’sını bozmaya, kadını aileden koparmaya çalışanların çocuklar üzerinden çok çirkin hesaplar yaptığını dile getirdi.
Kadın hakları her konuşulduğunda cinsiyet kavramını belirsizleştiren küresel hareketin ortaya atıldığına dikkati çeken Emine Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bizler büyük bir dayanışma içinde, bu dayatmaları bertaraf edecek güçlü formüller üretmek zorundayız. En başta da kadınlarımızın kendi medeniyetimiz içindeki güçlü varlığını onlara hatırlatmamız gerekiyor. Cesareti, azmi, rikkati ve vakarıyla temayüz eden Anadolu kadını, zamanlar üstü bir rol modeldir. Topraklarımızdan geçen seyyahların tarihe bıraktığı kayıtlar, Anadolu kadınının yüzyıllar öncesinde dahi sergilediği liderliğin delilleridir. Hanım sultanların vakıf eserleri, medeniyetimizde kadınların topluma yön veren figürler olduğunu anlatır. Şifahaneler, imaretler, aşevleri, camiler ve külliyeler ile donattıkları şehirler kadının dönüştürücü gücünü gösterir. Anadolu medeniyetinde ve İslam medeniyetinde çok güçlü bir kadın tarihi var. Bu tarihin güncel söylemlerle gün yüzüne çıkarılmaması, gerçekten çok düşündürücü. Tarihimize ve medeniyetimize, mührünü vurmuş kadınların örnekliğini geleceğe aktaracak projelerin hayati olduğuna inanıyorum.”
Programa; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu, Başkan Yardımcısı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, Azerbaycan Aile, Kadın ve Çocuk Sorunları Devlet Komitesi Başkanı Bahar Muradova, Tanzanya Toplumsal Gelişim, Toplumsal Cinsiyet, Kadın ve Özel Gruplar Bakanı Onesphoro Gwajima, Libya Sosyal İşler Bakanı Wafaa Abu Bakhr Mohamed Al Kilani’nin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, akademisyenler ve KADEM temsilcileri katıldı.
DÜNYA


Türkiye-Kazakistan Dostluk Parkı açıldı
TBMM BAŞKANI ŞENTOP, KAZAKİSTAN MECLİS BAŞKANI KOŞANOV İLE BİRLİKTE, “TÜRKİYE-KAZAKİSTAN DOSTLUK PARKI”NIN AÇILIŞINI GERÇEKLEŞTİRDİ TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop,...


TBMM-KAZAKİSTAN PARLAMENTOSU ARASINDA İŞ BİRLİĞİ PROTOKOLÜ İMZALANDI
Kazakistan’da 19 Mart’ta gerçekleştirilen parlamento seçimlerinden dolayı tebriklerini ileten Meclis Başkanı Şentop, “Yeni Meclisin, kardeş Kazak halkının esenliği ve refahı...


Emine Erdoğan, Kadın ve Adalet Zirvesi’nin gala yemeğine katıldı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) tarafından Anadolu Ajansının global iletişim ortaklığında düzenlenen “Kültürel...


Techxtile Start-Up Challenge ödülleri sahiplerini buldu
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen TechXtile Start-Up Challenge, genç girişimcileri sektöre kazandırırken, Türkiye genelindeki sektör paydaşları ve ihracatçı birlik başkanlarını da...


TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.
TÜRKSOY’un seçme eserlerinin yer aldığı 2000 adet kitap Almatılı okurlara hediye edildi.Hediye edilen eserlerin arasında 3 dilde hazırlanan Abay, Üç...


2018 yılında bin 541 olan kadın çalışan sayısını 3 binin üzerine çıkarmayı başardık
OPET Yönetim Kurulu Üyesi Filiz Öztürk, “2018 yılında bin 541 olan kadın çalışan sayısını 3 binin üzerine çıkarmayı başardık. ”...


SOCAR Türkiye, Karabağ Şehitleri Anısına ‘Azerbaycan Karabağ Hatıra Ormanı’ Kurdu.
SOCAR Türkiye, 8 Kasım Karabağ Zaferi’ni ve şehitlerin hatırasını ölümsüzleştirmek üzere İzmir’in Aliağa ilçesinde ‘Azerbaycan Karabağ Hatıra Ormanı’ kurdu. 20...


ATO BAŞKANI BARAN ANTOD’UN TOPLANTISINA KATILDI
ATO’DAN SAĞLIK TURİZMİ İÇİN HİSER PROJESİ BARAN: “ANKARA SAĞLIK TURİZMİNDE DE BAŞKENT OLMAYA ADAY” 27 KASIM 2021-Ankara Ticaret Odası (ATO)...


CW Enerji’nin Geleneksel Bayi Buluşmasında Gövde Gösterisi
Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük güneş paneli üreticisi CW Enerji, Türkiye’nin dört bir yanında hizmet veren bayilerini ağırladı. Sektörün öncüsü...


Kazakistan Senfoni Orkestrası,CSO ADA Ankara’da konser verecek.
Kazakistan’ın bağımsızlığının 30. yıl dönümü dolayısıyla 27 Kasım Cumartesi günü saat 20.00’de CSO ADA Ankara’da Avrasya Senfoni Orkestrası konser verecek. ...
EN ÇOK OKUNAN HABERLER
-
GÜNCEL2 sene önce
İyi ki varsın Mustafa ÇITAK
-
DÜNYA2 sene önce
Suna Kıraç’ın Vefatının Birinci Yıl Dönümünde Kızı İpek Kıraç’tan Yeni Bir Eğitim Yolculuğu: “Suna’nın Kızları”
-
DÜNYA3 sene önce
Ankara’da Moda ve İş Dünyası Buluştu.
-
DÜNYA3 sene önce
TÜRK KAZAK DÜNYASININ SEVİLEN SİMASI ;GÜL ALCANSOY
-
İŞ DÜNYASI3 sene önce
Sanat alanında , Türkiye ve Özbekistan arasında bir köprü Ataberk Otabek Ruzmatov
-
GÜNCEL2 sene önce
İyi ki Varsın Nadire Yetiş
-
DÜNYA3 sene önce
Kazakistan Ulusal Dombıra Günü Ankara’da kutlanıyor
-
GÜNCEL2 sene önce
İyi ki varsın Fatma Gülşah Güzel