Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Geleneksel Sporlar Gençlik ve Spor Kulübü Tesisleri’nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Kendini bilen, tarihini bilen, medeniyetini bilen, inançlı, ahlaklı, erdemli gençler yetiştirmeden geleceğimize güvenle bakamayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Geleneksel Sporlar Gençlik ve Spor Kulübü Tesisleri’nin açılış törenine katıldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geleneksel sporlara gönül veren Ankara’daki vatandaşlara hizmet edecek tesisin hayırlı olmasını diledi.
Tesisin, özellikle binicilik, okçuluk ve ata yadigârı güreş gibi sporları öğrenmek, bu alanlarda kendilerini geliştirmek, hatta hoşça vakit geçirmek isteyen herkes için yeni bir nefes alanı olacağına inandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bünyesindeki ahırı, açık ve kapalı menajleri, gezi alanları, tribünü, açık ve kapalı ok atış sahaları, güreş alanları, satış ve tamir atölyeleri, konferans salonu, kafeteryası ve diğer tüm birimleriyle tesisin Ankara’ya kazandırılmasında emeği geçenleri tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, günde 48 öğrenciye at biniş, 150 öğrenciye okçuluk eğitimi verme kapasitesi bulunan tesise, bilhassa gençlerin dört elle sarılacağından şüphe duymadığını ifade ederek, “Nitekim, salgın şartlarına rağmen 110 öğrenciyle faaliyetlerine devam eden tesisimizin, önümüzdeki dönemde Ankara’nın en cazip yerleri arasına gireceğini düşünüyorum” dedi.
“TARİHİMİZİN VE MEDENİYETİMİZİN ÖNEMLİ SEMBOLÜNE SAHİP ÇIKMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR”
At, ok ve güreşin bu üç spor dalının dahi, binlerce yıllık Türk tarihini tek başlarına anlatmaya yetecek zenginliğe sahip olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, atın Türk kültüründeki yerini göstermesi bakımından Dede Korkut Destanı’ndan, zindana atılan Bamsı Beyrek’in, kendisini 16 yıl boyunca bekleyen atına “At demezem sana, kardaş direm, kardaşımdan ileri” diye seslendiğini örneğini aktardı.
Divanü Lugati’t-Türk’te de atla ilgili tam 180 tabir yer aldığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dadaloğlu’nun Aydost Bozlağındaki “Kalktı göç eyledi avşar elleri, ağır ağır giden eller bizimdir. Arap atlar yakın eder ırağı, yüce dağdan aşan yollar bizimdir” dizelerini paylaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Evet, bizde atlar, uzak hayalleri yakın ettiği için kıymetlidir. Elbette at aynı zamanda, Peygamber efendimize Miraç yolculuğunda eşlik eden Burak’tır. Tarihte, hangi toplum atla tanışmış, kaynaşmış, bütünleşmişse, hemen arkasından büyüme, genişleme, gelişme dönemine girmiştir. Bu bakımdan at, bir medeniyet kurma aracıdır. Osmanlı, devletle birlikte, sarayın at ihtiyacını karşılamak için Çiftlikat-ı Hümayunu da kurmuştur. Cirit başta olmak üzere, atla ilgili pek çok oyunun yer aldığı geleneksel sporlarımızın yeniden canlanması, bizi memnun ediyor. Tarihimizin ve medeniyetimizin bu önemli sembolüne sahip çıkmak boynumuzun borcudur.”
“MAZİDEN ATİYE GÜÇLÜ BİR KÖPRÜ KURMANIN GAYRETİ İÇİNDEYİZ”
Cumhurbaşkanı olduktan sonra, ülkeye gelen misafir devlet başkanlarının karşılama törenlerinde, Muhafız Alayına bağlı bir atlı birliğin de yer almasını temin ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabii bunları dahi eleştirecek kadar tarih, kültür, medeniyet yoksunu, hatta düşmanı kişiler çıktı. Bundan rahatsız oldular. Aynı zihniyet, muhtemelen bu tesisi de eleştirecektir. Varsın eleştirsinler biz işimize bakalım. Hâlbuki kökü olmayanların akıbeti, esen her rüzgârın önünde sürüklenip gitmektir. Biz, köklerimize, tarihimize, kültürümüze sahip çıkarak, maziden atiye güçlü bir köprü kurmanın gayreti içindeyiz” diye konuştu.
Tarihçilerin bir kısmının Türk Milletini, ordu millet veya asker millet olarak tarif ettiğini, bu tanımın sembollerinden birinin at ise diğerinin de ok olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kültürümüzde ok ve yay, siyasetten sosyal hayata birçok göndermeye sahip zengin anlamlara sahiptir. Yayın merkezi, okun ise uç beyliklerini temsil ettiği siyaset geleneğimizde bu semboller, devlet idaresinde hakimiyet nişanesi olarak görülüyordu” şeklinde konuştu.
Ecdadın okçulukta gösterdiği başarının, dünyaya parmak ısırtacak derecede olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “İstanbul’un en önemli yerlerinden birinin, doğduğum, büyüdüğüm yer olması dolayısıyla gurur duyuyorum, Okmeydanı olması, tesadüf değildir. Osmanlı döneminde Okmeydanı’na abdestsiz ve sarhoş girilemiyordu. Aynı şekilde Okçular kabza sınavında kabiliyetleri yanında, ahlak ve karakterleriyle de imtihan ediliyorlardı. Okçuluk müsabakaları öncesinde muhakkak besmele çekilir, Peygamber Efendimize salavat gönderilirdi. Bu alanda kendini geliştirmek isteyenlerin rekabetle beraber dayanışma, mücadeleyle birlikte çelebilik hasletlerini de göstermesi gerekiyordu. Aynı değerler, tüm spor dallarıyla uğraşanlar için de geçerliydi. Er meydanında yiğitlik gösteren pehlivanın, hayatının diğer kısımlarında da civanmert olması beklenirdi.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ata sporlarını ihya etmek için çalışırken, aynı zamanda dile getirdiği değerleri de yeni nesillere aktarmayı hedeflediklerini vurguladı.
“İNANÇLI, AHLAKLI, ERDEMLİ GENÇLER YETİŞTİRMEDEN GELECEĞİMİZE GÜVENLE BAKAMAYIZ”
“Evlatlarımızı biniciliğe, okçuluğa, güreşe yönlendirirken, aslında onları kendi medeniyet ve kültür miraslarına sahip çıkmaya davet ediyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendini bilen, tarihini bilen, medeniyetini bilen, inançlı, ahlaklı, erdemli gençler yetiştirmeden geleceğimize güvenle bakamayız. Son dönemde tarihimizi ve kültürümüzü anlatan dizilerin ilgi çekmesinin gerisinde, milletimizin geçmişini bilme, tanıma ve yaşatma heyecanı yatıyor. İşte bu anlayışla, yılların ihmalini giderecek, ata sporlarımızı insanımıza tanıtacak, özellikle çocuklarımızın tarihlerine sahip çıkmasını sağlayacak her çabaya destek veriyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışı yapılan tesisin, Ankara’da geleneksel sporların gelişmesine büyük katkı sağlayacağına olan inancını dile getirerek, tesisin hemen yanı başındaki 40 dönümlük alanın da tahsis edilmesiyle projenin daha kapsamlı hâle geleceğini söyledi.
Tüm vatandaşları, özellikle çocukları ve gençleri bu güzel tesisten faydalanmaya davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, tesisin hayırlı olmasını dileyerek, emeği geçenleri kutladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a konuşmasının ardından, Türkiye Geleneksel Spor Dalları Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kazancı tarafından üç dünya şampiyonluğu bulunan “Alparslan” isimli özel bir yay hediye edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra “Tesisimiz özellikle çocuklarımıza ve gençliğimize hayırlı olsun diyorum. Zira ideal bir gençliği yetiştirmek inanıyorum ki tüm anlattıklarımla buradan geçiyor. Rabbim yar ve yardımcımız olsun” diyerek tesisin açılış kurdelesini beraberindekilerle kesti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Danıştay’ın 157. Kuruluş Yıl Dönümü Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Adaletin tecellisi için uğraşan yargı mensuplarımızın, kimi zaman ailelerini ve çocuklarını da işin içine katarak hedef gösterilmesi, hele hele meydanlarda yuhalatılması yanlış olduğu kadar büyük bir sorumsuzluktur. Nezaket kuralları korunarak eleştiriler yapılabilir ama eleştiri bahanesiyle kimse yargı mercilerine parmak sallayamaz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Danıştay Konferans Salonu’nda düzenlenen, “Danıştay’ın 157. Kuruluş Yıl Dönümü Töreni”ne katılarak bir konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, binlerce yıllık devlet geleneklerinin en önemli prensibinin “devlet ebed müddet” olarak tarif ettikleri devamlılık olduğunu söyledi.
Devlet anlayışının bu devamlılığının, iki ilke üzerine bina edildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Bunlardan ilki eşref-i mahlukat olan insana atfedilen önemdir. Şeyh Edebali’nin ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ sözü işte bu hakikatin altını çizmektedir. İkincisi ise hiç şüphesiz, mülkün temeli olarak gördüğümüz adalettir. Çünkü bizim inancımızda varlık, adalet üzere yaratılmıştır. Bu yönüyle adalet, hikmeti ilahinin yeryüzünde tecelli etmesi, dirlik ve düzenin ancak bu ölçü ekseninde tesis edilmesidir. Adalet terazisindeki en küçük bir sapma, Allah muhafaza, tamiri de telafisi de mümkün olmayan yıkıcı sonuçları her zaman gebedir.”
“HUKUK DEVLETİNİN EN TEMEL İLKELERİNDEN BİRİ İDARENİN DENETİMİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her bir vatandaşın hak ve hukukunun korunup gözetilmesi, güçsüzün güçlüye asla ezdirilmemesinin son derece önemli olduğunu belirtti.
“Zor kapıdan girerse töre bacadan çıkar” sözünü anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Divanu Lugati’t-Türk’te yer alan bu söz, toplumdaki nizam ve intizamın, adalete duyulan güvenin, kıyamet kopsa dahi adaletin tecelli etmesinin ancak ve ancak hukuk devletiyle sağlanabileceğini ifade eder. Hukuk devletinin en temel ilkelerinden biri ise idarenin denetimi, yani idari eylem ve işlemlerin tamamının yargısal denetime açık olmasıdır. İşte, Danıştayımız tam 157 yıldır böylesine hayati bir görevi ifade etmektedir. İnceleme, danışma ve karar organı olarak idareyi yargı yoluyla denetlemekte, temyiz merci sıfatıyla kamu ile vatandaş arasındaki uyuşmazlıkları çözüme kavuşturmaktadır. Diğer yüksek mahkemelerimiz gibi Anayasa ve kanunları uyulmasını, meri hukukun titizlikle uygulanmasını sağlamaktadır. Bu itibarla milletimiz adına karar verme sorumluluğunu yüksek bir vazife şuuruyla yerine getiren Danıştay Başkanlığımızın tüm mensuplarına bir kez daha teşekkür ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, devletin ancak adaletle hükmettiği takdirde devlet olabileceğini dile getirdi.
Devletin alameti farikasının adalet olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Haksızlığa yol veren, mağduriyetleri gideremeyen, haklıya hakkını teslim edemeyen hiçbir otorite varlığını sürdüremez. Adalete olan inancın temelinden sarsıldığı bir ülkede ne yaparsanız yapın, huzuru, güveni, barışı, demokrasi ve istikrarı tesis edemezsiniz. Gerek adli gerekse idari yargıda görev yapan hâkim ve savcılarımız, milletimizin geleceği, huzuru ve esenliği adına çok önemli bir mesuliyeti yerine getirmektedir. İbn-i Haldun, ‘Basiret gözüyle bakan kimse adaletli ölçüyü bulur’ diyor. Anayasa’ya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatleri doğrultusunda karar veren yargı mensuplarımızın bu bilinçle vazifelerini icra etmelerini bekliyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan etkin, güçlü, hızlı ve erişilebilir bir adaletin hükûmetlerinin önceliklerinin en başında olduğunu, göreve geldikleri ilk günden beri hep bunun için çalıştıklarını vurguladı.
Yargı sisteminin güçlendirilmesi ve daha işlevsel bir zemine oturtulması için bugüne kadar pek çok düzenlemeyi hayata geçirdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yasa ve anayasa değişikliklerini reform ve strateji belgeleriyle desteklediklerini dile getirdi.
Adalet hizmetlerinin vatandaşlara en üst seviyede sunulması için tüm imkânları seferber ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Vesayet dönemlerinin acı bir hatırası olarak yıllarca insanımızı bizar eden üstünlerin hukukunu milletimizin de desteğiyle geride bıraktık, yerine hukukun üstünlüğü ilkesini bu ülkede egemen kıldık. Geçmişte, adalet dairesinin merkezi bazılarına daha yakındı. Hamdolsun biz bunu herkese eşit mesafeye getirmeyi başardık. Darbeleri ayakta alkışlayan yargı yerine, 15 Temmuz ihaneti sonrası olduğu gibi milletin iradesine kasteden darbecilere hak ettikleri hükmü giydiren adil ve demokratik bir yargı rejimini kurduk. Yargının bağımsızlığına tarafsızlık ilkesini ekledik. Hak arama yollarını alabildiğine genişlettik, yeni kurumlar ihdas ettik.”
“YAPANIN YANINA KAR KALIYOR TÜRÜ ÖN KABULLERİN TOPLUMDA YERLEŞMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 23 yılda fiziki ve teknik altyapıdan temel hak ve özgürlüklere, temel kanun ve mevzuat değişikliklerinden ceza infaz sistemine, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinden kurumsal değişikliklere, icra ve iflas sisteminden adli sicil işlemlerine, yargıda hedef sürelerden özlük haklarına çok geniş bir yelpazede adalet hizmetlerini günden güne geliştirdiklerini, iyileştirdiklerini ve tahkim ettiklerini belirtti.
Danıştayın üye sayılarını artırdıklarını, hâkim ihtiyacını karşıladıklarını ve yardımcı personel sorununu çözdüklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Danıştayı 2012’de yeni hizmet binasına, 2023’te yeni sosyal tesisine kavuşturduklarını söyledi.
İdari yargıdaki mahkeme sayısını yüzde 60 oranında artırarak önemli bir eşiği daha geride bıraktıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2002’de 146 olan idari yargıdaki faal ilk derece mahkemelerinin sayısını 233’e yükselttiklerini aktardı.
Hataları asgari seviyeye indirecek ve temyiz mahkemelerindeki yığılmayı önleyecek şekilde istinaf incelemesi yapmak üzere bölge idare mahkemelerini 9 bölgede faaliyete geçirdiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece Danıştayın iş yükünü önemli ölçüde azaltırken uyuşmazlıkların daha kısa sürede çözülmesini temin ettiklerini kaydetti.
“VATANDAŞLARIMIZIN HAK VE HUKUKUNUN KORUNMASI NOKTASINDA KARARLIYIZ”
İdari yargı teşkilatını güçlendirmek için daha pek çok yeniliği, değişikliği ve düzenlemeyi hayata geçirdiklerini, 23 Ocak’ta açıkladıkları 4. Yargı Reformu Strateji Belgesi ile tüm çalışmaları bir adım daha öteye taşıdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti: “Son dönemde milletimizi en fazla rahatsız eden cezasızlık algısının önüne geçecek kapsamlı düzenlemeleri kamuoyumuzla paylaştık. Şu konuda son derece kararlıyız. ‘Yapanın yanına kar kalıyor’ türü ön kabullerin her ne sebeple olursa olsun toplumda yerleşmesine müsaade etmeyeceğiz. Hukuka, nizama, kanunlara uyan vatandaşlarımızın hak ve hukukunun korunması noktasında kararlıyız. Bundan en küçük bir taviz vermeyeceğiz. Suç işleyenlerin, suçtan kibirlenenlerin, kendini yasadan, devletten üstün görenlerin tepelerine binmeye devam edeceğiz. Yine bu süreçte ortaya çıkan onca ihanetten sonra bile devlete, millete ve demokrasimize pusu kurmaktan vazgeçmeyen FETÖ ile mücadelemiz güçlenerek devam edecektir. ‘Su uyur ama FETÖ’nün sinsi hücreleri uyumaz’ gerçeği örgüte yapılan her operasyonla kendisini bir kez daha hatırlatıyor. FETÖ ile mücadelede yaşanacak herhangi bir zafiyetin Allah korusun ülkemize, özellikle de devletimize çok ağır bedelleri olacaktır.”
“YARGI MENSUPLARIMIZIN HEDEF GÖSTERİLMESİ, BÜYÜK BİR SORUMSUZLUKTUR”
Yargının, FETÖ’nün nasıl büyük bir tehdit, nasıl habis bir yapı olduğunu en iyi bilen devlet organlarından biri olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Unutmayalım ki tarih, ibret alınmazsa tekerrür eder. Yakın geçmişte yaşadığımız acıların ve ihanetlerin tekrarının önüne ancak akılla, dirayetle, tecrübeyle ve tarihten ibret alarak geçebiliriz. Diğer türlü milletimize, devletimize ve umudunu Türkiye’nin güçlenmesine bağlamış 100 milyonlarca mazluma karşı görevlerimizi ihmal etmiş oluruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuda güvenlik ve istihbarat birimleri gibi yargının da gereken dikkat, teyakkuz ve hassasiyeti göstermeyi sürdüreceğine inandığının altını çizerek, şunları kaydetti: “Adaletin tecellisi için uğraşan yargı mensuplarımızın kimi zaman ailelerini ve çocuklarını da işin içine katarak hedef gösterilmesi, hele hele meydanlarda yuhalatılması yanlış olduğu kadar büyük bir sorumsuzluktur. Yargı mercilerinin baskı altına alınmasının hiçbir haklı gerekçesi yoktur. İster siyasetçi ister gazeteci olsun halkın huzuruna herkes, Anayasa ve yasalar çerçevesinde hukukun sorunsuz işlemesine, suç varsa hesabının mutlaka sorulmasına yardımcı olmalıdır. Elbette nezaket kuralları korunarak eleştiriler yapılabilir ama eleştiri bahanesiyle kimse yargı mercilerine parmak sallayamaz.”
Bugüne kadar hükûmetin tasarrufları konusunda yargı organlarıyla aralarında ortaya çıkan görüş ayrılıklarında tavırlarının hep bu yönde olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, kararlarını tenkit etseler dahi yargı mensuplarını ve organlarını daima ayrı bir yerde tuttuklarını, güncel tartışmalarla ilgili aynı özeni gösterdiklerini söyledi.
“TÜRKİYE YÜZYILI’NDA, TECRÜBESİNDEN EN FAZLA İSTİFADE EDECEĞİMİZ KURUMLARIMIZDAN BİRİ DANIŞTAYIMIZ OLACAKTIR”
Kamuoyunun gözünü ve kulağını çevirdiği herkesin aynı itinalı üslupla hareket etmesini ümit ve arzu ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İçinde bulunduğumuz 21. Asrı Türkiye Yüzyılı yapmak hedefiyle yürüttüğümüz çalışmalarda birikiminden, tecrübesinden, vizyonundan ve rehberliğinden en fazla istifade edeceğimiz kurumlarımızdan biri Danıştayımız olacaktır. Özellikle iç kalemizin güçlendirilmesine yönelik attığımız adımlarda devletimizin tüm birimleri gibi sizlerin de desteğine güvendiğimizi, sizlerin de yapıcı katkılarınızı beklediğimizi vurgulamak istiyorum” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda Danıştayın 157. Kuruluş yıl dönümünün ülke, millet, hukuk ve yargı camiası için hayırlara vesile olmasını temenni etti.
Törene, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile yüksek yargı kurumlarının başkanları ve davetliler katıldı.
Başta aziz şehitlerimizin emanetleri olan annelerimiz olmak üzere evlatlarını vatanına, milletine ve insanlığa hizmet yolunda yetiştiren tüm annelerimizin Anneler Günü’nü kutluyoruz.
“Anneler toplumun vicdanıdır. Onların şefkati, duası ve fedakârlıkları hayatımıza anlam katar. Sevgi, merhamet ve mücadele duygularının kaynağı olan anneler, evlatlarına umut verir ve değer kazandırırlar. Sadece ailelerini değil, içinde yaşadıkları toplumu da şekillendirirler.
Dünyamızı şefkatiyle, sevgisiyle güzelleştiren annelerimiz. İyi ki varsınız.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. www.kimlerburada.com Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. www.kimlerburada.com Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.